Ayhan YİĞİT


DEPREM -4 -


 

 

                                                                                   

                                                                                                                

        Geçen yazılarımda:

       Depremin yaralarının sarıldığını, yıkım ve yapımın devam ettiğini;

     Bu yaralar olmasaydı da, enerjimizi,  kalkınmaya , bayındırlığa  yönlendirseydik,

       Çalışmaların düzenli olduğunu, devletin ve milletin birleşip yardıma koştuğunu,

       Bu erdem milletimize has bir değer olduğunu, bundan da gurur duymamız gerektiğini;

        Bu güzel çalışmaların dışında yapılacak çok şey olduğunu,

       Şehirleşmede ve sanayileşmede, bilme ve teknolojiye göre hareket edilmediğini,

       Bu fiillerin, bilme ve teknolojiye göre yapılması gerektiğini:

      Bu yüzden de, DEPREM sonraları can ve maddi kaybın çok olduğunu,

      Tüm bilim adamlarının bunu söylediğini, yeni yerleşim ve sanayi yerlerinde bu ilkelerin uygulanmasının zor olmadığını,

      Zorlukların, eski yerleşim ve sanayi bölgelerinde olduğunu,

      Kırsal kesimlerin de kendine özgü sorun ve sıkıntıların olduğunu,

      Elazığ ve Malatya depreminde ekiplerin, iyi donanımlı olduğunu, çok güzel, hızlı ve fedakârca çalıştıklarını;

      Milletimizin tek bir yumruk olup , her zamanki ASALETİNİ gösterdiğini, belirtmiştim?

      Şehirlerin yanında, kırsal kesimlere de bir hal çaresi bulunması lazım!

      Daha önce,  bu kırsal kesimlerin yıkılıp büyük bedeller ödendikten sonra; Devlet yetkilileri bir proje ve uygulama yapacaklarını söylemiştiler:

      Destekle tüm köy ve mahalle evlerini dönüştürecektiler. Modern, tuğla çimento ve demir malzemeleri ile ,yeni sağlam ve depreme dayanıklı meskenler yapılacaktı!

      Bu da rafa kalktı veya donduruldu?

     Allah korusun, bir orta şiddetli depremde; yıkımın ve can kaybının çok olacağından korkuluyor?

     Önce yetkililer ve bizler; ? DEPREM ÖLDÜRMEZ ÇÜRÜK EV / BİNA ÖLDÜRÜR ? ilkesinden ilham alarak,

       Gerekeni yapalım, tedbirimizi alalım? Ondan sonrada tevekkül edelim.

        Efendimize   ( sav ), gelip birisi sorar :´´ Devemi öylece mi Allaha salayım, yoksa kazığa bağlayıp sonramı ?´´ Efendimiz, ?´Deveni sağlam kazığa bağla, sonra Allaha sal.´´

       Şimdide biz, önce binamızı, evimizi sağlam yere bağlayacağız, sonra bekleyeceğiz!

       Sağlam yer; yer küresi, demir, çimento? vs. Demir binanın yuları / dizgini! Nasıl bağlanacağını akademisyenler, mühendisler, mimarlar biliyor; söylüyor ve yazıya döküyorlar?

      Bunlara ait, bilgi ve dokümanlar Çevre ve Şehircilik Bakanlığının arşivinde / dolabında duruyor?

      Bize kalıyor uygulamak ve uygulatmak?

      İnşaatımızı, yapımızı sağlam olarak, malzemelerle yere ve biri birine bağlamasak; sallanır, çöker, dağılır hatta deve gibi kaybolur! Dağılırken bir sürü cana kıyar, alır götürür ( Allah korusun.) ?

     Allah korusun diyoruz ama; Allah bize korunma yollarını ilim ve teknikle göstermiş!

      İslam âlimleri, Tevekkül yorumunda: ´´Her Müslüman elinden gelen her türlü çabayı gösterdikten ve tüm tedbirleri aldıktan sonra tevekkül etmelidir.´´

      Başka bir yorumda: Tevekkül; ?´Bir işi şartlarına riayet ederek, yaptıktan sonra takdiri, Allaha bırakmak.´´şeklinde açıklanıyor.

        Burada hem teknik, hem de ilahi emirler aynı şeyi söylüyor. Bizlere de yapması ve uygulaması kalıyor.

       Burada işi yapma konusuna gelelim: Tüm tedbirler;  yeri seçme, malzeme seçme, proje yapma, şartlara göre yapma, kat sayısını belirleme , denetleme?bizim elimizde ve gücümüzde! (İnsanların elinde.)      Niye uymayalım?

       Birde bu işin eğitimi var. Vatandaşı eğitmek ve nasıl davranılacağını öğretmek lazım?

       Depremden sonra ne yapılacağı da önemli:

        Buda ekip işi, teknoloji, teknolojiyi kullanma? vs. Bu hususta da, güzel gelişmeler oldu ve iyi durumdayız. Son örnekle pratiğini gördük, güvenimiz arttı? 

        Ama daha iyi olmamız gerekiyor?  Çünkü ülkemiz deprem kuşağında, bölgemiz fay hattında!

        Toplanma bölgeleri yetersiz ve belli değil, kimseler de bu yerleri bilmiyor? Bu hususta çalışmak lazım.

       Tekrar Milletimize geçmiş olsun derken;

       ŞEHİRLEŞMEDE VE SANAYİLEŞMEDE,

       Deprem hatlarının dışında yerlerin seçilmesi, dayanıklı evlerin yapılması, gerekli önlemlerin alınması ve Yüce Mevlamın afetlerden bizleri koruması dileğiyle?

        Hoşça kalın.