Ayhan YİĞİT


SON NÜFUS SAYIMI - 2 -


Geçen günkü yazımda; verilere göre Erzurum´un nüfusunun azaldığını;

Bunun sebeplerini; bazı akademisyenlerin, yazarların görüşlerini ve KUDAKA´nın raporunu da ekleyerek belirtmiştim?

Tüm bunların ortak noktası; kırsal kesim dahil üretimin artırılması, turizm ve destek:

Birçok teşvikler, destekler yapıldı ve yapılıyor. Tarım, hayvancılık, üretim ve turizm? için.

Ama yetmiyor! Demek ki, daha iyi incelenip daha çok destek ve diğer yönlere de bakmak lazım. Tüm olumsuzlukları önce doğru TEŞHİS etmek lazım...

Bu kez TEŞHİSİ bilim kurulu koymuş. Kimsenin itiraz etmeye ve beğenmemeye hakkı yok, yetkisi de yok!

Sayın Bakanlarımız, Sayın Millet Vekillerimiz, Sayın Belediye Başkanlarımız; ?Erzurum kalkındı, sıçrama yaptı, GÖÇ tersine döndü / dönecek; hatta Erzurum marka şehir oldu, olacak?? diyorlar. Maalesef rakamlar bunları göstermiyor!

          - Sayın Çetinkaya geçen seneki yazısında; ?GÖÇ verilmesinde genel olarak; iklim, ekonomi sanayi gibi nedenlerin yetersiz oluşu etkili oluyor? Demografik göçle birlikte, yetişmiş beyin göçü ve ekonomik göç veriyoruz. Kaliteli göç vermeye, kalitesiz göç almaya devam edeceğiz?

        - ?´Kentte kalkınmanın önünün açılması ve GÖÇ´ ün durdurulması için birlikteliğin sağlanması şart!? diyor.

          - Ayrıca, ?Her kafadan farklı sesler çıkması, ortak bir hedef belirlenememesi? En büyük sorunlardan birisi? ? diye devam ediyor.

             Bu görüşlere aynen katılıyorum. Tespitleri için Çetinkaya´yı kutluyorum.

Terör dışındaki GÖÇ´lerin nedenleri, ekonomiktir. İmkânsızlıktır, zor şartlardır, işsizliktir...(Rahmetli Demirel´in deyimi ile; ? iş bulma, aş bulmadır.´)

Öyle ise, yetkililer iş bulacak, aş bulacak! İş sahası açılıp üretim artınca, aş peşinegelir?Çalışmayan,üretmeyen, tembel tembel oturun (çeşitli yardımlar alan) kişi ve kitleleri; çalışmaya,üretmeye özendirecek veya itecek, aktif hale getirecek eylem lazım!

Bilhassa kırsal kesimde; tarlalar, bağlar ve bahçeler boş duruyor, insanı ve işlenmeyi bekliyor? Buralar organik / doğal ürünlerin merkezi olabilir!

  GÖÇ olan bölge ve il sönüyor, üretim düşüyor, toprak ve yaylalar boş kalıyor; yer üstü zenginliklerden yararlanılmıyor, kalanlarda da geçim sıkıntısı artıyor! ( Sosyo-ekonomik sorunlar.)

 Bölgede pahalılık buna paralel gidiyor.., GÖÇ alan illerde de; başka,( Sosyo ? Ekonomik, Sosyo ? Kültürel), yine ekonomik, asayiş, sağlık, iskan ? ve eğitim sorunları oluşuyor!

Yani yine devlete yük, yine ekonomik destek? Yükü yerinde taşımak daha kolay değil mi?

 Bunu herkes bilir de; siyasiler, ilgililer ve yetkililer doğru okumalılar ve derinine, inceliğine inmeliler? Aslında inilmiş malzeme hazırlanmış, yetkililere kullanması kalmış!                                                

  Bu bilimsel araştırmalar, altın değerindeki raporlar alınmalıdır; onlara göre de, köklü tedbirler alınıp, yol haritası ile işe koyulmalıdırlar?

Daha önceki yıllarda; Adana civarında yaşayan Avşar Obası, istemeyerek GÖÇ etmek zorunda kalır.

Ozanlardan Dadaloğlu, şu koşmayı dili ve sazı ile seslendirir!

´´Kalktı göç eyledi Avşar illeri, / Arap atlar yakın eder ırağı,

Ağır ağır giden yollar bizimdir ./ Uzak uzak olan iller bizimdir, yollar bizimdir.´´

 Seferberlik zamanında:  Erzurum´dan acı göçler olurken, söylenen ve halk türküleri sanatçısı  Mükerrem Kemertaş tarafından seslendirilen  mısralar da şöyle:       

           ´´Göç göç oldu göçler yola dizildi ,/ Uyku bastı ela gözler süzüldü...´´

            Şimdi seferberlik mi var ?

           Şimdi de:

?´Kalktı göç eyledi Erzurum / Doğu İlleri ,/ Arabalar yakın eder ırağı,

Hızlı hızlı giden iller bizimdir, yollar bizimdir./ Irak, ırak olan iller bizimdir.´´diyebiliriz?

Görülüyor ki, pek bir şey değişmemiştir? İlimizin ve Doğunun Makus talihi yenilmemiştir!

Değişen, hızdır, vasıtadır ve yoldur... GÖÇ, acı ve sosyal yara değişmemiştir!

GÖÇLERİN durması, ilimizin ve bölgemizin kalkınması dileğiyle,

Hoşça  kalın  .