Abdurrahman ZEYNAL


ÜZÜLÜYORUM


      Dünya nelerle uğraşıyor. Onalrın yaptıklarına bakınca üzülüyorum.

      Gelişmiş ülkeler hazinelerinin bir bölümünü araştırma ve geliştirmeye ayırmışlar.           Milyarlarca dolar harcıyorlar. Niçin? Geride kalmamak için. Biz bunu yapamadığımız için üzgünüm.

    Avrupa ajansı uzaya füze fırlatıyor. ABD, Rusya, Çin, Japonya, uzaya uydu üzerine uydu gönderiyor. Peki Türkiye?

Almanya, Japonya, Fransa, Körfez ülkelerinin bütçeleri fazla veriyor. Bizimde milyarlarca dolarlık açık?

    Demokrasiyi benimsemiş ülkelere bakın, okuryazarlık oranı nasıl, kitap okuma oranı kaç, bizde durum ne?

     Gelişmiş ülkelerde yönetimler hiç sekteye uğruyor mu? Yok. Onlar için çare sandık. Seçmen ne derse eyvallah. Herkes hakkına razı. Ya bizde, yaşayıp görüyoruz.

     Uluslar arası kuruluşlar yolsuzlukla ilgili çalışma yapıyorlar. Ülkemiz bu sıralamada ne yazık ki önlerde. Bunun için hayıflanıyoruz.

      İnsan hakları ve adalet anlayışında batılılarla boy ölçüşebiliyor muyuz? İnsanlarımızın ne kadar temel insan hakları korunabiliyor?

      Okullaşma ve üniversiteye devam konusunda gelişmiş ülkelerle boy ölçüşebiliyoruz. Dünyanın ilk yüz üniversitesi İçine girebiliyor muyuz?

   Dünya nano teknolojisine yöneliyor, yeni enerji kaynakları arıyor. Bilim adamları ve bağlı oldukları kuruluşlar özverli çalışıyor. Daha iyisini nasıl yapabilirim diye?

     Yolları, köprüleri, yerleşim yerleri, hastaneleri, sağlık kuruluşları modern ve insana yönelik.

      Uluslar problemlerini anında çözmeye çalışıyor. Kültürel, sosyal ve ekonomik sebeplere anında neşter vuruyor. Hiç kimse endişelenmiyor.

      Uluslar küresel sermayeden ne kadar pay almanın hesabını yapıyor. Strateji üretiyor. Biz hele bakın nelerle uğraşıyoruz?

     Devletler bütün yatırımlarını kendi insanlarını nasıl mutlu ederim tezi üzerine kuruyor. Birde bizim yaptıklarımıza bakın?

     Büyük fizikçilerin, Kimyacıların, Doktorların, sosyolog ve psikologların yetişmesi için çaba sarf eden gelişmiş ülkeler, biryanda üniversiteye şöyle mi girilsin veya böylemi girilsin tartışmaları?

      Türkiye´nin yüzlerce problemi var. Çözüm bekliyor. Fakat 200 yüz yıldır problemlerimiz azalacağı yerde artıyor.

      Elbette problemler tek başlarına çözümlenemez. Bir imparatorluğun bakiye problemleri. Ama problemleri eterlemekte çözüm getirmiyor.

     Balkan Türkleri, Batı Trakya Türkleri, Hatırlayın sınırımıza yığılan yüz binlerce soydaşımızı. Evladı- Fatiha´nı. Bir hatırlayın dönemin başbakanı ne demişti??70 milyon olalım görürler?ne oldu.70 milyonu geçtik hani ne oldu?

      Batı Trakya ayrı bir dert. Lozan antlaşmasının açık hükümlerine rağmen, soydaşlarımızın haklarını çözebiliyor muyuz? Yunanlılar heybeli ada papaz okulunu açmak için dünyayı ayağa kaldırırken, biz batı Trakya için bir şey yapabiliyor muyuz?

    Ege meselesi her gün aleyhimize dönüyor. Uçaklarımız taciz ediliyor. Yunan 12 mili dayatıyor. Biz ise hep aşağıdan alıyoruz değil mi?

     Kıbrıs meselesi 1877-1878 Osmanlı-Rus savaşının sonucu. Hala çözemiyoruz Bütün haklılığımıza rağmen.

     Musul ?Kerkük meselesi çözülemeyen kanayan yaramız. Türkmenlerin çektiklerine hele bakın. Zulmüm her çeşidine katlanıyorlar.

    Kafkas problemi hala devam ediyor. Ermeni meselesi var ki yılardır bizi meşgul ediyor. Batılıların kışkırttığı, Ermeni çetelerinin katlettiği Müslüman Türkün naşı ortadayken, biz neyle suçlanmıyoruz? Hakkımızı dahi savunamıyoruz. Batılıların tarihi pisliklerle doludur. Türk milletinin tarihi paktır, Fakat anlatamıyoruz. Buna üzülüyorum.

    Tanzimatla başlayan; batılılaşma, asrileşme, sekülerleşme çabaları acınacak halde. Hiç bir derinliği yok ama kendisinin dışındakilere bakışı yanlış.

     Eğitim sistemimiz acınacak halde. Örnek mi; İstanbul un göbeğinde kız çocuklarımız bıçakla bir birini vuruyor. Yetmez mi anlayana. Kültür dünyamız hercü-merç.

     Büyük sanatçılar çıkaramıyoruz. Evrensel boyutta hukukçumuz çıkmıyor. Ekonomi borç batağında. Kitler satıldı. Geride ne kaldı? Sorularını sıralamak mümkün.

      Son kırk yılımıza bakalım. Terör, anarşi, sağ-sol kavgaları ihtilaller, dışarıdan alınan borçlar, Eğitimden yoksun kitleler, hayali ihracatlar, banka hortumlamalar, yıllardır bitirilemeyen güney doğudaki kanlı terör.

     Artık; İttihatçı-İtilafçı, İlerici-Gerici, Sağcı- Solcu, Ilımlı İslam-Radikal İslam, Ergenekoncu- Ergenekoncu olmayan, Paralelci- Paralelci olmayan, toplumu kutuplaştıran  kavramlarından kurtulup evrensel hukuk esaslarına göre davranan, insan onur ve haysiyetine göre yaşayan bir ülke ve toplum istiyorum.

      Toplum artık akılcı çözüm istiyor. Mutlu, müreffeh, problemlerini çözmüş, dünyada sözü dinlenen, kadir bir Türkiye istiyorum.

 

                                                                                          Abdurrahman Zeynal