Abdurrahman ZEYNAL


ERZURUMA DOĞRU LALELİ DAĞINDA TİPİYE YAKANLANDILAR

Kerem ile Sofu artık Erzurum yolundadır. Keremin içi içine sığmamakta .. Sofu kardeş umarım Aslım Erzurum'dadır. Han Aslım Erzurum'da beni beklemektedir. Ah bir oraya ulaşsak...


 

Kerem ile Sofu artık Erzurum yolundadır. Keremin içi içine sığmamakta .. Sofu kardeş umarım Aslım Erzurum'dadır. Han Aslım Erzurum'da beni beklemektedir. Ah bir oraya ulaşsak...

Sonbahar gelmiş, havalar bozulmuş, Hasankale ovası bulutlarla kaplanmış, hele Laleli Geçidi yol vermez olmuştu. Kar yağmış, yolları kapatmıştı. Laleli Geçidi ne atla nede yaya geçilecek haldedir.

Kerem sazı aldı ve Laleli Dağına bir şeyler söyledi. Öyle söyledi ki dinleyenler olsa hüngür hüngür ağlayacaktı. Sazı eline Alan Kerem bakalım ne söyler:

"Laleli Dağında yolum azdırdım

Çağırırım Kadir Mevla aman hey.

Bir yanıma yağmur yağar diğerine kar..

Bir yanımda yüce dağlar duman hey.

***

Eğilir dağların başı eğilir

Derdim artar yaralarım çoğalır

Gözüm görmez kemiklerim dağılır

Kadir Mevla benim halim yaman hey.

***

Kurtlar kuşlar yığılırsa başıma

Bakar mı gözümden akan yaşıma

Zalim felek ağu kattı aşıma

Nerde görem yar yüzünü güman hey.

***

Aşık odur kendi kendin kaynata

Yiğit odur meydanda da baş oynata

Kerem eder ölüm haktır dünyada

Ahirette karşı gelsin iman hey."

Bu arada fırtına şiddetini artırmış, karlar ıslık çalarak etrafı beyazlatmıştı. Olanlardan canı sıkılan Kerem nedir bu başımıza gelenler.?

Tipi bastırdıkça bastırıyor, Kerem ve Sofu etrafta sığınacak bir mağara bulmak amacıyla etrafı kolaçan etmektedir. Nihayet arayışları meyvesini verir ve Hamaderesi'nin güney yamaçlarında sığınacakları bir mağara bulurlar.

Mağaraya sığınıp tipiden kurtulurlar ama yiyecekleri ekmek, içecekleri su, yakacakları ateş yoktur.

Artık soğuk iliklerine işlemeye başlamıştı. Ağızlarını bıçak bile açmıyordu. Sıkışmışlardı. Sadece akıllarında "kul darda kalmayınca Hızır yetişmezmiş" ifadesi tek kurtuluşları olup Allaha dua ediyorlardı.

Dışarıda kar, tipi, soğuk ve fırtına etrafı kasıp kavuruyordu. Birden beklemedikleri bir olay oldu. Beyaz atlı, beyaz sakalı bir pir birden bitiverdi.....