Orhan DURMUŞ


MASKELİ BALO


 

Sabahın ilk ışıkları ile beraber kim olduğunuzu hatırladınız mı? Yoksa o kadar çok karakterden sonra artık sizde kim olduğunuzu bilmiyor musunuz? Sosyalleşmenin yan etkileri bunlar?

                Herkesin bildiğin bir karikatürü anımsatmak isterim. Kişi aynaya bakıyor ve askıda asılı olan yüzlerden, ifadelerden birini takıyor? güne bu şekilde başlamıyor muyuz çoğu zaman? Toplumsal baskı dediğimiz toplumun bize ördüğü ya da bizim topluma karşı ördüğümüz duvarların sınırlarını aşmamak için herkes güne yeni bir maskeyle başlıyor. Eğer maskeler takılıyor olmasaydı bukalemun gibi kılık değiştiren birçok kişiliksizi gözlerimiz tanır görür olurdu. Bu anlattığım içerisinde hem bir dram hem trajedi var çünkü mutsuz, olumsuz birçok koşul altında topluma mutlu kişi olarak kendisini yansıtan insanların yanında, topluma hastalık saçan zihniyeti ile zehir saçan sapık zihniyetli birçok maskeli ?adam? aramızda adammış numarası yaparak dolaşıyor. Ben insan denen varlığın düşünce dünyasının özünde bir hayvandan farkının olmadığını, sahip olduğumuz zekâ sayesinde bazı kazanımlar elde ettiğimizi düşünüyorum. Bunlardan en önemlisi inanç? insan yaratılış gereği sosyal bir varlık olduğundan kendi kendini tüketen, yok eden bir varlık olmamış kendi kendini yöneten, sömüren, kullanan toplumlar halinde yaşamını devam ettirmiştir. Bu hayat içersin de bir şeylere inanma tapınma gereği duyan insan kalabalık kabileler olarak yaşamak zorunda olan insana bazı kural ve kaidelerin olması gerektiğini fark etmiş. Zamanla bu inanç sistemi içerisinde kendi toplumsal kanunlarını, kurallarını oluşturan insanoğlu huzur ve refah içerisinde yaşamayı kısmen başarmış oldu. Yani insanın zihninde yer alan akıl içgüdüsel olarak hayvansal dürtü ve istekleri olmasına rağmen işte inanç sistemleri, toplumsal kurallar insan denen varlığın aklına tıpkı bir kıyafet gibi ahlak, erdem, saygı, sevgi adında entariler giydirmemize sebep olmuştur.  Bu akıl kıyafetleri sayesinde çoğu suçu ve ahlaksızlığı sadece düşünce olarak işliyoruz. Çoğu suçu maskelerimizin ardında işliyoruz demek istiyorum. Toplum olarak bedenimizde değil ruhumuzda bir sıkıntı olduğu çok aşikâr?.

                Artık televizyonlardan dinlediğimiz haberlerde garipsemediğimiz haberler arasında yer alan cinayetlere bir bakar mısınız? Anne çocuğundan kurtulmak için öldürüyor, terk ediyor? şimdi soruyorum size bu anne, ?anne? maskesi takmış bir cani değil mi? Kızlarımıza tecavüz eden sonra ondan kurtulmak için parçalayan kahpelere ne demeli? bunlar da maske takmıyorlar mı?  Yani demem o ki insanlar ruhları ile akılları arasında kullandıkları maskeleri vardır ve bu hayat bir maskeli balodur bizler için? Kimisi bir lordun kızı kimi bu şehrin prensidir bu hayatta ama balo bitince maskeler çıkar gerçek yüzler çıkar meydana?

                Hayatımız sonra erdiğinde düşen maskeler bizlerin aslında kim olduğunu gösterecektir. Bu maskeli insanlardan olmak istemiyorsak eğer sürekli kendimizi sorgulamalıyız? biz kimiz? Sözü özü bir varlıklar olmadıkça maskeli baloya katılan kişiler olmaktan kendimizi alamayacağız?