Nuri TOPARLAK


TOPARLAK BABA HAZRETLERİ

Öyle şahsiyetler vardır ki yaşadıkları şehre birikimlerinden öyle çok şey katarlar ki o şehirler bu şahsiyetler sayesinde şeref ve övünç elde ederler. Başka bir deyişle, bir şehre beyin, kalp ve rûh birikimleriyle ses ve mana katmış şahsiyetler o şehir için büyük bir iftihar kaynağı olur.


Öyle şahsiyetler vardır ki yaşadıkları şehre birikimlerinden öyle çok şey katarlar ki o şehirler bu şahsiyetler sayesinde şeref ve övünç elde ederler. Başka bir deyişle, bir şehre beyin, kalp ve rûh birikimleriyle ses ve mana katmış şahsiyetler o şehir için büyük bir iftihar kaynağı olur.

Şeyh-i Zurvans (Toparlak baba Hz.) de iftihar kaynaklarından birisidir. Zaviye şeyhlerinden biri olan Şeyh-i Zurvans Toparlak baba Hazretleri Rufa-i tarikatına mensuptur. Selçuklular, Akkoyunlular ve Karakoyunluların istilalarından sonra harabe haline getirilmiş olan Erzurum Miladi 1514 tarihinde Osmanlı idaresine geçmiştir. Yavuz Sultan Selimin ve Kanuni sultan Süleyman’ın doğu seferlerinde şehrin stratejik önemini görmeleri neticesinde, bilhassa Kanuni Sultan Süleyman Gürcü, Ermeni ve Safevi istilasını önlemek için şehrin iskânına sebep olacak zaviye şeyhlerine bazı vergi muafiyetleri tanımış mahiyetleri ile Erzurum’a yerleşmelerini sağlamıştır.

Şeyh-i Zurvans (Toparlak Baba) hazretleri miladi 1570 tarihinde Medine’den Şam’a daha sonraları da  Horasan ve Maveraünnehir taraflarından çıkarak kabrinin bulunduğu yere gelir ve yerleşir. Hem gaza hem de cihat ehli bir şahsiyettir.

1953 tarihinden evvel Pasin sancağına bağlı şimdi ise Merkeze bağlı yaklaşık 15 km. mesafede Nenehatun köyünün güney tarafında bulunan Toparlak köyü tarihi bir geçit noktasındadır. Eski ipek yolu üzerinde bulunan tabyalar (Uzunahmet, büyük höyük, Ağzıaçık, Gez ve Toparlak tabyaları) göz önüne alındığında yerleşim yerinin stratejik önemi ortaya çıkmaktadır.

Sultan Dördüncü Murat M.1635 de Revan seferine gidişi sırasında Şeyh-i Zurvans Toparlak baba Hazretleri  ile görüşür. Şeyhin hizmetlerini yakinen görür. Toparlak baba Hazretleri kısa boylu dolgunca bir şahsiyettir. Padişah şeyhe “senin adının söylenmesi birazca zor, gel senin adın Toparlak olsun herkesçe kolay ifade edilsin” der bundan sonra şeyh Zurvans’ın adı Toparlak baba olarak anılır. Bulunduğu köy de aynı adı taşımaktadır. Padişahın Revan seferine oğlu oğlu şeyh Mustafa efendiyi de Osmanlı ordusuna katarak gönderir. Aynı zamanda aileden yetişen Şeyh Mustafa efendi,Şeyh Muhammed Efendi,Şeyh Nurettin efendi, Bayburt Tabur İmamı Hafız Muhammed Zühdi Efendi, Şeyh Haci Kamil efendi, Seyyid Haddat İbrahim Fevzi Efendi, Şeyh Şehid İbrahim Efendi,Şeyh Şehit Ali efendi gibi alemi islama hizmet eden bir çok şahsiyet yetişmiştir.

Ketencizade Mehmed Rüşdi Efendi Toparlak Baba ile ilgili şu beyiti kaleme almıştır.

            TOPARLAK BABA TÜRBESİ KİTABESİ

Nam-ı pak evvela Zurvans idi

Padişahlar Toparlak dedi ana

 

Şeyh kâmil arif-i billâh idi

Sıdk ile el kaldırıp eyle dua

 

Kudretinden Hak anı kılmış hekim

Her gelenler derdine buldu deva

 

Okuyup bir Fatiha ihlâs ile

Bahşeden izzet bula her dü-sera

 

Lütfuna mazhar kıla bari Hüda

Af edip Mevla KETENCİZADE yi

                               Tarihi Tamiri 1204(1789)

 

Kitabeden görevlerinin yanında şeyhin hekimliği olduğunu görülmektedir..

Halen bu zaviyede  Tedavi işlerinin devam ettiği görülmektedir.

İstanbul Başbakanlık Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğünde bulunan arşiv kayıtlarında da görmüş olduğumuz belgelerde Tekke ve Zaviyelerin kapanışına kadar Şifa,Bimarhane vazifesi gören bu zaviye aşağıda yazılı kayıtlardan da  anlaşılmaktadır.

            “Erzurum Pasin sancağında Zurvans diyer ismi ile Toparlak köyünde bulunan daruşşifa(şifahane) ve Bimarhane(akıl hastanesi)tekke ve zaviye hizmetlerinin devamı için bir cebelü karşılığında tımar isteği ve Erzurum mutakasının izni tarih H. 1147, miladi 1715”

“Devlet arşivleri genel müdürlüğünde MAD.d05152 de kayıtlı bulunan evrak i müsbite de yazılı Zurvans medfeni hazretleri sultan Toparlak baba Nerverallahu Mergadahu neşri ile M.1642 de dünyasını değiştirmiş.”

           Elimizdeki belgeler de Şeyh-i Zurvans (Toparlak Baba) hazretleri 110 yaş üzeri yaşamış, bu köyde dünyasını değiştiği görülmektedir.

            Köyün üst tarafında şeyhin çıkarmış olduğu buz gibi leziz su kaynağı ve yan tarafında İbadethane-Ziyaret tepesi mevcuttur. Gaza ehli olduklarından tedbiri elden bırakmamış olacak ki ibadethane-ziyaret tepesi denilen yeri her ne kadar “Toparlak babanın halktan uzak kalmak için çıkıp ibadet ettiği zaman zaman itikâfa girdiği, yaz aylarında talebelerine ders verdiği yer olsada bu yerin etrafını kendi elleri ile müridleri ile beraber taşlarla çevirmiş dışarıdan gelecek hem tehdit hemde muhafaza için önemli bir notadır. Aynı zamanda mihrap düzenlemesi yapılmış, namazgâh olarak da kullanılmıştır. Bu tarihi ibadethane savaş zamanı toparlak geçidi üzerinde olduğu için harplerde mevzi olarak da kullanılmıştır ”Bu anlatımdaki son cümle konunun aslını özetlemektedir. Gürcü, Ermeni, Safevi hareketlerinde gafil avlanmamak için tedbir noktasıdır. Özel mevzilerdir. Cihat ehli olan bir zaviye şeyhi bunları düşünmek zorundadır. Tarihi süreç içinde bu aileden şeyh İbrahim el Toparlak-i namı diğeri (Sarı bey)1857 tarihinde  ve şeyh Ali Efendi Hazretleri 1915 tarihinde  Ermeniler tarafından şehit edilmiştir.

            Bu zaviyeye tedavi amaçlı gelen hastalar genel de ruhsal depresyon ve migren türü baş ağrısı olanlar geldiği, Ocak karşısında diz çöküp otururlar. Bizim su kaynağından getirmiş olduğumuz dokuz adet taş bu ocak da akkor oluncaya kadar ısıtılır. Bir kaba su konularak hastanın baş üzeri tutulur. Ocaktaki taşlardan alınarak her biri için şifa ayeti ve duası okunur. Kova içine bırakılır. Üçtaş bu şekilde atıldıktan sonra kova hastanın sağ omzunda tutularak üç adet taş da bu şekilde okunup bırakılır. Sonunda kova hastanın önüne bırakılır üçtaşta aynı şekilde okunup bırakıldıktan sonra ocağın bitişiğindeki banyoya hasta gönderilerek yıkanması sağlanır. Çıkışta türbede iki rekât Allah rızası için namaz kılar duasını yapar. Tedavi böylece tamamlanmış olur. Allahın izniyle şifa bulanlar çoğunluktadır.

            Bu yöremiz dünden bu güne kadar varlığını korumuş hizmetini devam ettirmektedir. Çevre düzenlemesi ile birlikte misafirhanelerde inşa edilecek olursa dini turizm açısından şehrimiz için önemli bir değerdir.

            Kurtuluş savaşı  sırasıda cephede depresyona giren askerler Toparlak zaviyesine gönderilerek tedavi edilirler. Bu konu ile ilgili Talat UZUNYAYLALI’nın Nenehatun romanında Toparlak zaviyesi ve narlı Taşlar diye anlattığı bölümden okuyabilirsiniz.

 Zaviye: Herhangi bir tarikata mensup dervişlerin bir şeyhin idaresi altında toplu olarak yaşadıkları gelip geçen yolculara yiyecek içecek yatacak yer temin ettikleri güvenliklerini sağladıkları yerleşme merkezlerindeki veya yol üzerindeki yapılanmalardır. Yörenin kültür hayatında bilhassa edebiyat, tarih ve musiki gibi alanlarda önemli katkıları olan zaviyeler sadece dini tasavvufi tahsil mekânları olmamış aynı zamanda halk ile irtibatın sağlandığı bilim, sağlık ve kültür alışveriş merkezleri olmuştur.

 

            Toparlak baba zaviyesi devamlı ziyaretçisi eksik olmayan bir ziyaretgâhtır. Yatanların makamları cennet olsun.