www.erzurumgunebakis.com / Muhammet YILMAZ


Tükürük, sadece ağızda nemi sağlamakla kalmaz, aynı zamanda sindirimi başlatır, dişleri korur ve ağız içi sağlığını destekler. Bu nedenle tükürük üretimindeki azalma, diş eti problemleri, çürükler, ağız kokusu ve yutma güçlüğü gibi çeşitli sorunlara yol açabilir. Genellikle hafife alınsa da, ağız kuruluğu yaşam kalitesini olumsuz etkileyebilen önemli bir belirtidir.
Ağız Kuruluğunun Olası Nedenleri
Bu durumun oluşmasına neden olan birçok faktör bulunmaktadır. Yetersiz su tüketimi, ağız hijyenine yeterince dikkat edilmemesi, sigara ve alkol kullanımı gibi yaşam tarzına bağlı etkenler ağız kuruluğuna yol açabilir. Bunun yanı sıra, romatizmal hastalıklar, hormonal dengesizlikler, bağışıklık sisteminin zayıflaması, bazı psikiyatrik ve nörolojik hastalıklar da tükürük üretimini azaltabilir. Aynı şekilde, kullanılan ilaçların yan etkileri de ağız kuruluğuna neden olan önemli faktörlerden biridir. Özellikle tansiyon ilaçları, antidepresanlar ve bazı alerji ilaçları bu durumu tetikleyebilir.
Ağız Kuruluğu Hangi Belirtilerle Ortaya Çıkar?
Ağız kuruluğu, genellikle ağız içinde sürekli bir kuruluk hissiyle kendini gösterir. Bu duruma susuzluk hissi, dilde uyuşma, tat almada bozulma ve tükürük bezlerinde büyüme gibi belirtiler eşlik edebilir. Bazı kişiler yutkunma veya konuşma sırasında zorluk çekebilirken, bazıları ağız kokusundan şikayet edebilir. Tüm bu belirtiler, vücutta başka sağlık sorunlarının habercisi olabilir. Özellikle Alzheimer, Parkinson, depresyon ve bağışıklık sistemiyle ilgili rahatsızlıklar ağız kuruluğu ile ilişkilendirilebilmektedir.
Ağız Kuruluğu İçin Hangi Doktora Gidilmeli?
Ağız kuruluğu şikayetiyle karşılaşan kişilerin öncelikle bir İç Hastalıkları (Dahiliye) uzmanına başvurması önerilir. Dahiliye uzmanı, hastanın tıbbi geçmişini değerlendirdikten sonra gerekli tetkikleri yaparak kuruluğun kaynağını belirlemeye çalışır. Eğer sorun sistemik bir hastalıktan kaynaklanıyorsa ya da kullanılan ilaçlarla ilgiliyse, buna uygun bir tedavi planı oluşturulur. Gerekli görülürse hasta; kulak burun boğaz, ağız ve diş sağlığı ya da romatoloji gibi ilgili diğer branşlara da yönlendirilebilir.
Tedavinin başarılı olabilmesi için, ağız kuruluğuna neden olan temel etkenin tespit edilmesi büyük önem taşır. Bu nedenle belirtiler hafif bile olsa, vakit kaybetmeden bir uzmana başvurmak ağız ve genel sağlık açısından son derece önemlidir.