ARTIK YETER!

Erzurum’da okulda görevli nöbetçi Öğretmeni darp edilmesinden dolayı Türk Eğitim-Sen Erzurum–1 Nolu Şube Başkanlığı okul önünde açıklama yaptı.

Tarih: 20.05.2024 17:32
ARTIK YETER!

www.erzurumgunebakis.com / İhsan KUMRU

Eğitim çalışanları her zaman maruz kaldıklarını ifade eden Türk Eğitim-Sen Erzurum–1 Nolu Şube Başkanı Yusuf Kenan Gürsoy, eğitim çalışanlarına şiddet haberlerinin sonu gelmediğini söyledi.

Gürsoy,” Şiddete yönelik önlem almanız İçin daha kaç eğitimcimizi yitireceğiz? Artık Yeter!   Hemen her gün eğitim çalışanlarına yönelik şiddet haberleri ile sarsılıyoruz. Eğitim çalışanlarına şiddet haberlerinin sonu gelmiyor. İlimizde yine öğretmenlerimiz öğrenci velisi tarafından saldırıya uğramıştır. Geçtiğimiz aylarda Palandöken Kayakyolu Ortaokulunda saldırıya maruz kalan öğretmenlerimiz ve Palandöken Osmangazi Ortaokulu Müdürü öğrenci velisi tarafından okulda bıçakla yaralanmıştır. Yine Yıldızkent Borsa İstanbul Anadolu Lisesi Müdür Yardımcısı öğrenci velisi tarafından menfur bir saldırıya uğramıştır. Devamında Dadaşkent Vali Vefik Kitapçıgil İlkokulunda Nöbetçi öğretmenlerimiz Öğrenci velisi tarafından darp ve şiddete uğramıştır. Okullarımızda öğretmene şiddet, Mobbing,  taciz, itibarsızlaştırma vakaları ciddi önlemlerin, yasal düzenlemelerin ve esaslı politikaların hayata geçirilememesi nedeniyle maalesef had safhaya ulaşmıştır. Palandöken Kayakyolu Ortaokulunda öğretmenlerimiz, şiddete uğradı. Palandöken Osmangazi Ortaokulu Müdürü, bıçaklandı. Yıldızkent Borsa İstanbul Anadolu Lisesi Müdür Yardımcısı, şiddete uğradı. İzmir’de, Müdür Yardımcısı, şiddete uğradı. Kayseri’de müdür yardımcısı sırtından bıçakladı. Bursa’da okul müdürü ve müdür yardımcısını tabancayla vurarak yaraladı. Niğde’de müdür yardımcısını yumruklayarak burnunu kırdı. Çankırı'da, öğretmen darp edildi. Diyarbakır’da 3 kişi, öğretmene kesici aletlerle saldırarak darp etti. Konya'da İngilizce öğretmeni, saldırıya uğradı. Geçen Hafta İstanbul’da görevi başında okul müdürü silahla vurularak öldürüldü. Şehit edilen öğretmenlerimiz; Bitlis/Yolalan’da Öğretmen Yasemin Tekin, Diyarbakır / Bismil’de öğretmenlerimiz Neşe Alten ve Ayşe Konakçı,  Batman Kozluk’ta şehit olan öğretmenimiz Şenay Aybüke Yalçın, Şanlıurfa’da Şehit edilen öğretmen Necmettin Yılmaz, İzmir’de, öğretmen Rabia Sevilay Durukan, Kayseri'de Okul Müdür Yardımcısı Mehmet Aktaş, İzmir’de Okul Müdürü Ayhan Kökmen, saldırılar sonucu hayattan koparılmışlardır. “

ŞİDDET VE YARALANMALARIN SONU GELMİYOR

Eğitim çalışanlarının her yıl öğrencileri ya da veliler tarafından fiziksel, sözlü, psikolojik şiddete uğradığını belirten Türk Eğitim-Sen Erzurum–1 Nolu Şube Başkanı Yusuf Kenan Gürsoy, eğitimcileri koruması gerekenler sustukça saldırılar artmaya devam edeceğini şiddet ve yaralamaların sonu gelmeyeceğini söyledi.

Gürsoy,” Öte yandan yine onlarca öğretmenimiz, eğitim çalışanımız her yıl öğrencileri ya da veliler tarafından fiziksel, sözlü, psikolojik şiddete uğruyor. Eğitimcileri koruması gerekenler sustukça saldırılar artmakta, susmaya devam ettikçe de şiddet ve yaralamaların sonu gelmeyecektir. Eğitim çalışanlarımıza yönelik şiddet aslında geleceğimize sıkılan kurşundur! Bu nedenle geleceğimizin karartılmasına müsaade etmeyeceğiz, şiddete müsamaha göstermeyeceğiz. Türk eğitimcileri olarak şiddetle sonuna kadar mücadele edeceğiz.  Vandallara teslim olamayacak, bu vahşet olaylarının önüne geçilmesi için gerekli tedbirler alınana kadar konuyu gündemde tutmayı ve farkındalık oluşturmayı sürdüreceğiz. Eğitimcilerimizin can güvenliğinin sağlandığı çalışma ortamlarına kavuşması en büyük temennimizdir. Disiplin yönetmeliklerinin yetersizliği,  eğitimcilerin itibarını zedeleyen ve sadece adı değişen öğretmeni şikâyet hatları, öğretmenlik mesleğinin mülakat, torpilli yönetici görevlendirmeleri, rotasyon, performans, şeffaf olmayan ödül ve ceza gibi uygulamalarla rencide edilmesi,  hem ekonomik ve sosyal hem de özlük haklarının gasp edilmesi, eğitimcilerimizi tahkir eden yayın, tutum ve açıklamalar,  “eti senin kemiği benim” şeklindeki güven ve teslimiyet anlayışının çok gerilerde kalması tüm bu şiddet olaylarına zemin hazırlamaktadır.  Çoğu okulumuzda güvenlik görevlisinin bulunmaması, güvenliğin sadece nöbetçi öğretmenler eliyle sağlanmaya çalışılması, kamera sisteminin olmaması şiddet olaylarına zemin hazırlamaktadır.  Eğitim Çalışanları, görevleri sırasında veya görevleri dolayısıyla kendilerine karşı işlenen suçlar bakımından kamu görevlisi sayılması, cezaların artırılması ve şikâyete bağlı kalmaksızın fail hakkında kamu davası açılmalı. Eğitimde Şiddet Yasası çıkarılmasının yanı sıra, Türk Ceza Kanunu’nda eğitim çalışanlarına yönelik şiddetin ayrı bir suç tipi olarak düzenlenmesi de sendikamızın öncelikli taleplerindendir. Tüm bunların yanı sıra; Eğitim çalışanlarına yönelik gerçekleştirilen itibar suikastları son bulmalı, statü kaybı önlenmeli, siyasiler, yazılı, görsel ve sosyal medya haberlerinde kullanılan “dil”e özen gösterilmeli, öğrenciler arasında çeteleşme, madde bağımlılığı gibi şiddeti de beraberinde getiren davranışlar için etkili tedbirler geliştirilmelidir.  Başta öğretmenler olmak üzere eğitim çalışanlarının hakir görülmesi, horlanması, öğretmenlik mesleğinin küçümsenmesi, etkisiz ve yetkisizleştirilmesi, ekonomik, özlük ve sosyal yönden hak gaspları ülkeyi yönetenlerin öğretmenlerin, eğitim çalışanlarının itibarlarını sarsıcı açıklamalar yapılması bugünkü tabloya zemin hazırlamıştır.  Buradan bir kez daha ailelerimize ve tüm topluma çağrıda bulunuyoruz: Öğretmenlere verdiğimiz değer çocuklarımızın geleceğine yönelik verdiğimiz kıymettir. Bu bilinçle hareket etmek milli bir ödevdir! Öğretmenin İtibarı Milli Eğitim Bakanlığının Namusudur, Öğretmene uzanan şiddet eli kırılmalı, en ağır şekilde cezalandırılmalıdır.”