www.erzurumgunebakis.com / Muhammet YILMAZ
Tüketici Lehine Büyük Adım: İade Masrafı Artık Satıcıya Ait
Mesafeli Sözleşmeler Yönetmeliği’nde yapılan değişiklikle birlikte, iade kargo ücretlerine dair önemli bir engel ortadan kaldırıldı. Önceki yönetmelikte yer alan ve belirli koşullarda tüketiciye iade masrafı yüklenmesini mümkün kılan ifadeler metinden çıkarıldı. Artık satıcının belirttiği kargo firması aracılığıyla yapılan iadelerde, tüketiciler hiçbir ücret ödemeyecek.
Satıcı, taşıyıcı firma belirtmediyse veya belirtilen kargo şirketinin tüketicinin bulunduğu bölgede şubesi yoksa, iade işlemini tamamen ücretsiz şekilde kendisi organize etmek zorunda kalacak. Bu durumda tüketici, hiçbir aşamada ödeme yapmakla yükümlü olmayacak.
Eğer alışveriş e-ticaret platformu üzerinden gerçekleştirilmişse ve taşıyıcı bilgisi eksik ya da ulaşılamaz durumdaysa, bu sorumluluğu doğrudan platform üstlenecek.
Cayma Hakkı Bilgilendirmesi Artık Şart
Yeni yönetmelikte bir diğer dikkat çeken madde ise tüketici haklarının görünür hâle getirilmesi. Satıcılar artık cayma hakkı, hakem heyeti başvuru yolları ve tüketici mahkemelerine başvuru süreçleriyle ilgili bilgilendirmeyi açık bir şekilde sunmak zorunda olacak.
Satın alma süreci öncesinde bu bilgilerin, anlaşılır ve kolay erişilebilir biçimde tüketiciye ulaştırılması zorunlu hâle geldi. Aksi hâlde, satıcılar ve platformlar yaptırımlarla karşı karşıya kalacak.
Tüm bu yeni kurallar 1 Ocak 2026 itibarıyla resmen devreye girecek. Bu tarihten sonra faaliyet gösteren tüm e-ticaret firmaları ve satıcılar, yeni düzenlemelere uygun şekilde hizmet vermekle yükümlü olacak. Uygulamaların takibi ve denetimi ise Ticaret Bakanlığı tarafından yürütülecek.
Tüketiciye Güvence, Satıcıya Sorumluluk
Yeni düzenleme, tüketicilerin alışverişte daha fazla korunmasını hedeflerken, satıcılara da daha fazla sorumluluk yüklüyor. Özellikle iadelerde karşılaşılan ücret anlaşmazlıklarının önüne geçilmesi, tüketici memnuniyetinin artması açısından önemli bir adım olarak değerlendiriliyor.
E-ticarette güvenli alışveriş ortamının sağlanması adına atılan bu adım, 2026 itibarıyla tüketici haklarının daha da güçleneceği bir dönemin habercisi niteliğinde.