www.erzurumgunebakis.com / Dilan ÇOŞKUN
İlaçlar, hastalıkların tedavisinde hayat kurtarıcı bir rol üstlenirken, bazıları beklenmedik ve kalıcı sağlık sorunlarına yol açabiliyor. Bu sorunlardan biri de pek çok kişinin farkında olmadığı “ilaç kaynaklı işitme kaybı”. Uzmanlar, özellikle yüksek dozda veya uzun süreli kullanılan bazı ilaçların iç kulaktaki hassas yapıları zedeleyerek işitme duyusunu kalıcı olarak etkileyebileceğini belirtiyor.
Ototoksisite olarak adlandırılan bu durum, kulakta çınlama, denge sorunları ve ani işitme değişiklikleri gibi belirtilerle kendini gösterebiliyor. Özellikle antibiyotikler, kemoterapi ilaçları, bazı ağrı kesiciler ve diüretikler bu riski taşıyan ilaçlar arasında yer alıyor.
Risk Kimlerde Daha Yüksek?
İlaç kaynaklı işitme kaybı, her yaştan bireyde görülebilse de bazı gruplar daha fazla risk altında bulunuyor. Yaşlı bireylerde işitme duyusunun doğal olarak zayıflaması, bu ilaçların etkilerini artırabiliyor. Böbrek hastalığı olanlarda ise ilaçların vücutta birikmesi ototoksik etkileri güçlendirebiliyor. Uzun süreli tedavi görenler ve genetik yatkınlığı olan kişiler de bu riski taşıyan gruplar arasında.
Uzmanlar, ilaç tedavisine başlanmadan önce yan etkilerin mutlaka doktorla değerlendirilmesi gerektiğini vurguluyor. Ayrıca ototoksik ilaç kullanımı sırasında düzenli işitme testleri yaptırmak, olası bir kaybın erken tespit edilmesini sağlıyor.
Erken Önlem Kalıcı Hasarı Engelleyebilir
İşitme kaybı belirtileri fark edildiğinde vakit kaybetmeden doktora başvurmak, hasarın geri döndürülebilmesi açısından büyük önem taşıyor. Ancak bazı durumlarda işitme kaybı kalıcı olabiliyor. Bu noktada işitme cihazları veya koklear implantlar, duyma yetisini yeniden kazandırmada etkili çözümler arasında gösteriliyor.
Uzmanlar, ilaç kullanımında bilinçli davranmanın, düzenli kontrollerin ve belirtilerin erken fark edilmesinin, işitme sağlığını korumanın en önemli yolları olduğunu hatırlatıyor.
