ERÇİMSAN Holding Yönetim Kurulu Üyesi ve Aşkale Çimento İcra Kurulu Başkanı Fatih Yücelik, geçtiğimiz günlerde ertelenen genel kurul toplantısı sonrası bir değerlendirme yaptı.
Yücelik, yaptığı açıklama önümüzdeki günlerde gerçekleşecek olan genel kurul için tüm ortakları toplantıya davet ederken, ERÇİMSAN Holding ya da Aşkale Çimento’nun ödeyemeyeceği derecede yüksek bir borcunun asla olmadığını belirterek, “Türkiye’de üretim yapan diğer tüm sanayi şirketleri gibi, bizde kredi imkânlarından faydalanmış ve bugün de pek çok şirketin başaramadığı bir şeyi başararak tüm borç yükümlülüklerini finansal yeniden yapılandırma ile Türk Lirasına çevirmiş ve uzun vadeli bir ödeme takvimine bağlamıştır. Borsaya açık olup da KAP üzerinden bu tür gelişmeleri paylaşan tüm şirketler de bu şekildeki bir gelişmeyi olumlu bir haber olarak duyururlar.” dedi.
Dördü entegre fabrika olmak üzere 6 çimento fabrikasıyla sürekli üretim yapan ve ürettiğini satarak kâr elde eden bir grup şirketi olduklarını söyleyen ERÇİMSAN Holding Yönetim Kurulu Üyesi ve Aşkale Çimento İcra Kurulu Başkanı Fatih Yücelik , “Varlıklarımızın borçlarımızı ödemeye yetmemesi gibi bir durum olası değildir. Kaldı ki, bugün uluslararası geçerliliği olan yöntemlerle fabrikaların değerlemesi yapıldığında, mevcut tesislerimizin değeri toplam borcumuzun oldukça üzerindedir.” açıklamalarında bulundu.
Türkiye’nin, çimento üretim miktarı açısından uzun yıllardır Avrupa’nın lider ülkesi olduğu gibi, 2022 yılında Dünya’nın lider ihracatçısı konumuna geldiğini hatırlatan Başkan Yücelik, “119 milyon tona ulaşmış üretim kapasitesine rağmen, sektör olarak 2021’de 79 milyon ton, 2022’de 73 milyon 708 bin ton üretim gerçekleştirdik. Ancak, 2021’de 60 milyon ton olan iç satışlar, 2022’de 54 milyon 610 bin tona geriledi. Yani, ülkemizde bir yılda ciddi bir talep daralması yaşanmış ve üretimde % 6,6, iç satışlarda % 9,3’lük düşüş meydana gelmiştir. Bizim üretim yaptığımız Doğu Anadolu Bölgesinde, 2022 yılındaki daralma ise % 26,6’ya ulaşmıştır. Buradaki sıkıntı üretim kapasitesi ya da üretememiş olmak değil. Çimento’nun büyük alıcısı, kamu yatırımları olduğu için, kamu yatırımlarındaki bölgesel azalma, ister istemez çimentoya olan talebi de azaltmaktadır.” dedi.
Aşkale Fabrikasında 3400 ton günlük kapasiteye rağmen, şu an günlük 3800 ton üretime çıktılarını anlatan Yücelik, “Konu üretebilme problemi değil, tamamen iç talepten kaynaklıdır. Bugün, Erzurum’da ya da fabrikalarımızın bulunduğu yerlerde bir kişi bile çimento bulamıyoruz diyemez, çünkü zaten fazlasıyla üretim mevcut. Ama şunu da ilave etmek gerekir. Bir şirket için üretim nasıl ki belli başlı maliyet kalemlerinden oluşuyorsa, talebi olmayan üretimin de stok maliyeti mevcuttur. Kömür ve enerji girdileri nasıl ki üretim maliyetinizi artırıyorsa, piyasanın ihtiyacı ve talebinden fazlasını ürettiğinizde de, bu fazla ürünü stok olarak tutmaktan kaynaklı maliyetleriniz de oluyor. Bizim gibi grup şirketleri bu yüzden üretim optimizasyonunu esas alarak çalışmaktadır.”
1993 yılında sadece Aşkale çimento fabrikasına sahip bir şirket iken, bugün 6 fabrika ve 9 hazır beton tesisiyle Türkiye’nin en büyük dördüncü üreticisi haline geldiklerini söyleyen Yücelik daha sonra şöyle konuştu, “Enerji şirketi ve atık şirketi başta olmak üzere farklı alanlardaki açılımlarıyla artık adı Dünya’da bilinen bir grup şirketine döndük. Sadece Aşkale Fabrikamızın değil, farklı lokasyonlara yayılmış diğer bütün şirketlerimizin de yönetimini ve koordinasyonunu sağlamak üzere diğer tüm grup şirketlerinde olduğu gibi bir Grup Merkezimiz mevcut. Bu merkezimiz de, kamu kurumlarıyla yoğun şekilde yürütülen işleri sağlıklı ilerletmek üzere Ankara’da bulunmaktadır. Şu an çimento sektörünün en büyük firmalarının pek çoğunun grup merkezleri de Ankara’da bulunuyor.”