Yücel AKBAŞ


‘Bilmediğiniz şeyler var’

Her hainin ihanetine makul gerekçe olarak gördüğü muhatabın cehaleti, haini vuran bir silaha dönüşür.


Tek kelimeyle tüm zırvalıklarınızı tevil edebilirsiniz

Çaresiz kaldığınız sorular karşısında sığınılacak dingin bir liman olur

‘Bilmediğiniz şeyler var’ der, ihanetinize bir sütre oluşturursunuz

Yapıp ettiğiniz her şerefsizliği perdeler bu kısacık cümle

Söylerken takındığınız tavır da ayrıca, ehemmiyet arz eder

Gizli sırlara vakıf bir yüz ifadesi,

Bu müthiş cümleyle birleştiğinde,

Bir büyük bilge oluverirsiniz

‘Bilmediğiniz şeyler var’

O esrarengiz tavır

Zırvanızın muhatabı tarafından

Yeni bir soruyu engellemek adına

Büyük önem arz eder

‘Bilmediğiniz şeyler var’ der, konuyu kapatırsınız

Şayet bu her derde derman cümleyi kurduğunuzda,

Büyük sırlara vakıf bir yüz ifadesi takınamazsanız,

Muhatabınız ‘anlat bizde bilelim’ diye öfkeye kapılabilir.

Nihayet tüm sefaletiniz, rezilliğiniz, şerefsizliğiniz orta yere dökülüverir.

Her hainin ihanetine makul gerekçe olarak gördüğü muhatabın cehaleti, haini vuran bir silaha dönüşür.

Güttüğünüzü düşündüğünüz sürü, azılı bir düşman kesiliverir karşınızda

Sıyrılır cehaletinden, o bilmediği şeyleri öğrenmek ister.

Ve isyan ahlaka bürünür.

Suskunluğu son bulur ihanete uğrayanların,

İmanın eylem hali dikilir karşınıza

Bilmediği şeyleri öğrenmek ister milletin evlatları,

Zıddıyla vaki sözleriniz hatırlatılır

Dün dediklerinizi inkâr ettiğiniz, ispata muhtaç değildir

Hiçbir makam emin değildir millete ihanet edenler için

Ektiğiniz ‘gargat’lar korkudan kuruyu verir.

Medet umacağınız ölüm dahi size merhamet edemez.

Zilletiniz yakındır.