Ömer KOZ


Bostan Hikâyeleri

Bostan Hikâyeleri


Sır Saklamak Hakkında

Düşman ile cenk etmek istediğin zaman, tertibatını gizli gizli ikmale çalış. Fakat niyetini gizle, sakla, kimseye anlatma.

 

Sırrını herkese açma. Bir sofrada yemek yiyen iki dosttan birisinin diğeri aleyhinde casusluk ettiğini çok gördüm.

 

Derler ki: İskender, Doğuya sefer açmak istediği zaman, çadırını Batı tarafına kurdururdu.

 

Behmen Şah, Zabilistan’dan hareket ettiği zaman sola gideceğim diye etrafa yaydı; fakat sağa gitti.

 

Maksadının ne olduğunu senden başkası bilirse, öyle şeye, öyle bilgiye ağlamak gerektir.

 

Kin tutarak herkesle cenk etmeden ise, kerem göster ki, alemi hükmün altına alasın.

 

Bir iş mülayemetle, tatlılık ile hasıl olacak ise sertlik, inatçılık göstermek manasız olur.

 

Gönlünün dertli olmasını istemezsen, dertli gönülleri dertlerinden kurtar.

 

Yalnız askerlerin kuvvetli kollarına güvenme. Aciz zannolunan iyi kimselerden de himmet iste.

 

Sana ümit bağlamış zayıfların duaları, babayiğitlerin kollarından daha ziyade iş görür.

 

Allah adamlarından himmet alan kimse Feridun’a karşı cenk açsa, onun da hakkından gelir. 

 

Tane Çeken Karınca

Eğer iyi adamsan ve Hak yolunda mertçe yürüyorsan, iyilerin bir hareketini anlatayım da dinle: Şeyh Ebu Bekr-i Şibli bir buğdaycı dükkânından bir dağarcık buğday satın almış, bunu sırtında taşıyarak köye götürmüştü.

 

Eve gelince çuvalı açıp baktı. Tahılın içinde şaşkın şaşkın her yana koşan bir karınca gördü. Ona acıdı ve geceleyin uykusu tutmadı. ‘’ Bu zavallı karıncayı yurdundan ayırışım mürüvvet olmaz. ‘’ diyerek onu tekrar eski yerine götürdü. 

 

Sen perişan olanların gönüllerini kurtar ki, felek de seni perişan etmesin. Allah’ın rahmeti içinde yatsın. O temiz soylu Firdevsi, “Tane çeken bir tane karıncayı bile incitme; çünkü canı vardır, tatlı can hoştur! ‘’ demiş ne güzel söylemiş!...

 

Bir karıncanın rahatsız olmasını bile hoş gören kişi kara yüreklidir, taş kalplidir. Elini zorbalıkla acizin kafasına vurma. Sen de bir gün onun ayağına karınca gibi düşebilirsin.

 

Mum, pervanenin haline merhamet etmedi de meclisin önünde nasıl yandı, gör. Senden daha zayıf olanlar çoktur diyelim. Ama düşün ki, senden daha güçlü olanlar da var.