Orhan DURMUŞ


ÇARESİZSİNİZ


 

Birçok derdin dermanı dertte gizlidir. Bütün çareler çaresizliğe gebe?

                Allah dermansız dertlere bırakmasın ama bütün dertlerin, çaresizliklerin ilacı yine o dertte gizlidir. Tıpkı yılanın zehrine karşı panzehir yapabilmek için zehrin incelenmesi gerektiği gibi bir durum. Yapılan incelemeler de şunu göstermiştir ki; yılanın zehrinde panzehirde gizlenmiştir. Başka bir acıdan bakacak olursak bazı türlerde birbirlerinin zehrine bağışıklık olduğundan etkilenmezler. Buradan da anlamamız gereken bence dertlerin dermanı derdin içinde gizli olsa da bazen başkalarına da ihtiyaç duyabiliriz. Ondan destek alabiliriz. Zehirli bir yılanın ısırığı saniyeler içinde yetişkin bir insanı öldürebilir. Ne gariptir yapılan araştırmalar sonucunda yılan zehrinden panzehir yapılmış ayrıca ölümcül hastalıklara ilaç yapılmış ve öldüren zehir bazı hastalıklara şifa olmuştur. Ne kadar garip değil mi? Bu yüzden bende diyorum ki bütün dertlerin ilacı da o derdin içinde gizlidir.

Çaresizseniz, çare sizsiniz?

Hayata bu şekilde bakmalı ve her daim dermanı kendimizde aramalıyız. Bu şekilde düşünmemek küçük dertlerde bile baş edemez hale düşürebilir bizleri. Dertler, kederler her zaman olacaktır derman arayışından vazgeçmek buhranlara sürükler insanı ve ?derler derya olmuş bende bir sandal devrilip, batmışım, boğulmuşum ben?? der dururuz. Bu sebeple her ne olursa olsun ümidi kesmemeli Allah´ın varlığını her daim kalbimizde hissetmemiz gerekir. O varsa derler yoktur. O´nun yokluğundandır bütün kötülükler, huzursuzluk, tüm karanlıkların sebebi Allahtan uzak oluşumuzdan kaynaklanır. O her yerde onu hayatımızdan uzaklaştırmak bizi buhranlara dertlere sürükler. Çare o, deva o ve hep yanımızda her yerde?

O yüzden çaresiz değilsiniz?

O var onun gücü her şeye yeter.

O yoksa her şey eksik, o varsa her şey tamam olur. O yüzden diyorum ki çare sizsiniz. Tüm dertlere kederlere karşı derman sizde içimizde?

İnsanlar doğadan uzaklaştıkça yani şehir yaşantısına alıştıkça hayatın getirdiği güçlükler, stres, yoğunluk unutturdu bizlere bazı şeyleri; unuttuk vefayı, akrabaları, aileyi geçim derdine düştük. Çok kazanmaya adapte ettik kendimizi. Aza kanaat etmeyi unuttuk. Hep fazlasını istedik bu arzu ve istekler arttıkça arttı. Bu bizi o kadar yordu ki; çoğu şeyi unuttuk, ertelenebilir zannettik bu zamanla alışkanlık haline geldi. Şimdi hatırlatmaya çalışıyorum. Hatırlamanız gereken ne varsa hatırlayınız? kendinize çeki düzen veriniz dert dediğiniz şeylerin dert olmadığını o zaman anlayacaksınız.