Anlamlandıramıyoruz ama fitne 'nin fesatlığın taçlandığı coğrafya burası...
Yazılı tarihinin sıfır noktasındayız...
Fırat 'ın Dicle'nin birleştiği Mezopotamya 'nın kalbindeyiz.
Yezid 'te Hz.Hüseyin de bu toprakların çocukları değildi...
Biri mazlumun sembolü diğeri zalimliğin...
Bu semboller, bu kadim yurtların kaderi olmuş...
Ne Yezidler bittiyor buralarda ne de Hüseyinler...
CIA'nın ,MOSSAD 'ın devşirdiği iradeler , her koldan karşınıza çıkabilir...
ABD'nin bazen kendi postalı bazen de vesayet postalı bu yüce diyarlarda Hüseyinler 'in başını hergün eziyor...
Yezid'in ruhu ile Netanyahu 'nun ruhu Dicle ile Fırat 'ın birleştiği noktada devleşti...
Evet! Türkler,hiçbir zaman Irak'a "Irak" olmadı...
Çünkü Orta Asya bozkırlarından gelmemize rağmen aziz kodlarımız ,Hz.Hüseyin safında sürekli oldu .
Biz ne Sunni olduk ne de Şia biz sadece tek Allah'a inandık / onun peygamber 'ine ve kitabına iman ettik...
Nerede mazlum 'un feryatı var ise kalbi kitli sağırlarımız dahi duydu...
Filistin'e işlenen insanlık suçu ve Kudüs ,teolojik saplantıdan kaynaklanıyor. ..
Bu saplantı ,güce tapanlarında karakter iskeleti olmuş...
Ankara 'da ki iktidar ve ortakları ve Muhalefet ve paydaşları bize doğru gelen ateş dalgasına karşın geleneksel kodlarımızı güncelleyip önleyici politikalar üretmelidir.
Bize bu ateş dalgası ne zaman ulaşır?
Belki on yıllar sonra. ..
Ama bugün 'nün tanıkları olarak,bunu misyonun edip yarına aydınlık olmalıyız...
Yoksa hergün bir Hüseyin'in başı kesilecektir. ..