Kuruluşu çok eskilere dayanan güzel ilçemiz Pasinler ovasının Hasan Dağına sırtını dayamış olarak var olmuş, olmaya da devam eden güzel bir ilçemizdir.
Tarihi kaplıcalarıyla, 1048 yılında Bizans ordusunun mağlup olduğu bereketli topraklarıyla, Şair Nefi, Alvarlı Efesiyle isim yapmış güzel, şirin bir ilçemizdir.
Hasankalesi ve muhteşem surlarıyla, tarihi camileriyle, Birinci Dünya Savaşının en ağırlıklı ilçesi durumuyla önemlidir.
1915 yılında Dr. Refik Saydam ve arkadaşları o zor günlerde tifo, tifüs aşısı üretip insanları tedavi etmesiyle tarihteki yerini almıştır.
Bu güzel şirin ilçemizde 1890 yılında küçük, şirin bir cami inşa edilir.
Adı "Erzurum Kapı" camisidir. Yapım tarihi 1314 yılıdır.
Bu camide tam 135 yıldır müminler beş vakit ellerini semaya açarak dua ettiler.
Cami bahçesinde 1936 yılında şirin, estetik birde çeşme yapıldı.
Aldığım bir haber beni ciddi üzdü. Fotoğraflarını paylaştığım cami Pasinlerde kentsel dönüşüm kapsamında yıkılmasına karar verildi.
Gerekçe olarak bu güzel tarihi caminin tescil edilmediği ve tarihi bir özelliğinin kalmadığı yönündeydi.
Ben bu fikri üzülerek duydum. Bir caminin ki 135 yıllık bir eserin nasıl tarihi özelliğinin olmadığı, kalmadığı ifadesini anlayamadım.
Tescil edilmesi işine gelince de 135 yıllık cami tescil edilmediyse bu caminin suçu değil tescil etmeyen görevlilerin suçudur.
Değerli dostlar üzülerek bu satırları yazdım ve sizlerin duygu dünyasına havale ediyorum.
Umarım etkili ve yetkililer bu anlayıştan vaz geçer ve bu şirin caminin yıkılmasına müsaade etmezler.
Saygılarımla….