Ömer KOZ


Türkçenin Zenginliği

Türkçenin Zenginliği


Paris’te metroda Halid Ziya ve Hamdullah Suphi birbirlerine rast gelmiş, bir hayli konuşmuşlar. Metrodan çıkarken bir Fransız yanlarına gelmiş, mâzur görülmesini rica ile, kendisinin dillerin musikisiyle alâkadar olduğunu ve kendilerinin hangi dille konuştuklarını sormuş, Türkçe olduğunu öğrenince şimdiye kadar bu dili duymak fırsatını bulamadığına müteessir ve şimdi duyduğuna da pek mütehassis olduğunu söylemiş. ‘Eğer bu istasyonda inmeseydiniz mahzâ konuşmanızı işitmek için sizi devam edeceğiniz istasyona kadar takip edecektim. Ne eski bir millet olduğunuz anlaşılıyor, zira lisanınız bu ahenkli ve musikili inceliğine ermek için ne uzun zamanların sarf edilmiş olması iktiza eder!’demiş.” 

 

Türkçe fiile dayalı bir dildir ve bu sebeple anlatım fiile dayandırılmaktadır. Türkçede fiil çekimlerinin çok olması hareket alanını genişletmektedir. Sondan eklemeli bir dil olması bu hareket alanını daha da genişletmektedir. 

 

Türkçede bir cümlenin yükleminin aldığı ekler ile önceki ve sonraki cümlelerin yüklemlerinin aldığı eklerin zaman ve kipinin uyumlu olması, ifadeye ahenk ve armoni kazandırdığı için musikiyi güçlendirmekte, anlamayı kolaylaştırmakta ve anlatmayı zevkli hâle getirmektedir.

 

Türkçenin gücünün önemli göstergelerinden biri de adlandırmadır. “Türkçede, dine dayalı olarak yapılan adlandırma, kültür ve tarihe dayalı olarak yapılan adlandırma, aile büyükleriyle ilgili olarak yapılan adlandırma, çevredeki hoş, güzel veya kıymetli hakim unsuru esas alarak yapılan adlandırma önemli bir husustur. 

 

İnsanın okuduğunu, dinlediğini, gözlemlerini hatta kendini ve çevresini anlaması; duygu, düşünce ve hayallerini söz ve yazı ile ifadelendirmesi; ruh ve düşünce dünyasının anlam derinliklerini kavramlar aracılığıyla resimlendirmesi için gerekli güç ve yetenek Türkçede bulunmaktadır. 

 

Türkçenin tarihin bilinen ilk yazılı metinleri olan Göktürk Yazıtlarından bugüne kadar ele geçen bütün eserlerde işlenmiş olduğunu ve bu dille mükemmel edebî eserlerin ortaya konduğunu söylemek mümkündür. Bu mükemmel eserlerin kaleme alındığı Türkçe üzerine pek çok bilim adamı araştırma ve incelemelerde bulunmuştur. 

 

Yapılan incelemeler, araştırmalar bir dünya dili plan Türkçenin güzelliklerini ortaya koymaktadır. Her bir güzellik dilimizin yeni bir zenginliğini yansıtmaktadır. Asırlardan beri konuşulan, yazılan, birçok coğrafyada ortak dil olan zengin Türkçemiz geçmişten günümüze, günümüzden de geleceğe sonsuz bir mirastır. 

 

Sakalardan Göktürk Metinleri'ne, Uygurlardan Oğuz Kağan Destanı’na, Dede Korkut'tan masallara ve destanlara uzanan asırlık bir çınardır Türkçemiz. 

 

Şanlı tarihimizin on yedi devletinde konuşulup yazılan, kıtalar arası dünya dili olan Türkçemize sahip çıkıp onu en güzel şekilde korumak her birimizin birinci derecede sorumluluk ve vazifesidir.