ÂŞIKLIK GELENEĞİ ATA MİRASIDIR

Âşıklık geleneği ağır bir kültür olup, atışma ve irticalen türkü söylemektir.

Tarih: 05.07.2023 17:59
 ÂŞIKLIK GELENEĞİ ATA MİRASIDIR

www.erzurumgunebakis.com/ Mihrimah Nefise DURDAĞ

Âşıklık geleneğini yaşattıklarını ifade eden Âşık Rahim Sağlam, Âşıklık geleneği ata mirası olduğunu söyledi.

Sağlam, “1961 Erzurum Aşkale Dereköy doğumluyum ve Erzurum merkezde ikamet ediyorum. 1978’de bu âşıklık sanatına başladım. Otuza yakın kaseti seslendirdim. Sayamadığım kadar ödüllerim mevcuttur. Şuan Yoncalık semtinde Temelli Kıraathanesinde burada çalıp ve söylüyoruz. Bu kıraathaneyi de Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen bu yeri tahsis etti. Sayın Sekmen, âşıklık kültürüne önem verip bu kültürün yaşatılması adına destekler veriyor. Âşıklar geleneği yaşasın, bu kültürün devamı için de bu kıraathaneyi biz âşıklara tahsis etti.  Bu kıraathanesinde bir grup Salı günü diğer bir grup ise Cuma günü saz çalıyoruz. Geleneğimizi Yoncalık semtinde Temelli kıraathanesinde âşıklar kültürünü yaşatıyoruz. Anadan doğma âşıklık geleneği şahsımda başladı. Âşıklarda rüya ile bu gelenek başlar.  Çocukluktan okulda, kahvehanelerde şarkı söylettirilerek âşık oldum. Erzurum’da Gazi Ahmet Muhtar Paşa ilkokulunda öğrenimim devam ederken, okulu bıraktım. Saza merakım başladı. İskenderun’da ağabeyim yanında çalışarak, saz aldım. İki sene İskenderun’da yaşadım. Oradan İzmir iline geçiş yaptım. İzmir Basmahanede iki usta Urfalı Durmuş ve Karslı Kerim Ustalarımdan da saz çalmasını öğrendim. İzmir’de bir ya da iki sene yaşadım. 1978 yılında Gölbaşı semtinde, ikinci katta Âşık Reyhani’nin bir mekânı vardı.  Âşık Reyhani’nin yanında çıraklık yaptım. Birçok yerde beraber saz çaldık.  Âşıklık geleneği 18 yüzyıldan Dede Korkut’tan gelen asıl kültürümüzdür. Âşıklık geleneği ata mirasıdır. Âşık bugün söz söylediği zaman söylenilen söz düşündürüyor. Biz âşıklar bir kelime söylediğimiz zaman bu kelimeler insanları düşündürüyor. Âşıklık geleneği ağır bir sanattır. “Eğdim kavak döktüm yapraklarını “değildir. Geleneğimiz ağır bir kültürdür. Atışma ve irticalen türkü söylemektir. Mesela âşıklar karşı karşıya geldiklerinde yani atışma yapacaklar, jüriler, kafiye bu ve bu kafiyenin dışına çıkılmayacak diyor. Kafiyeyi başlatıyoruz L-harfi ile L- harfi ile devam ettiriyoruz. İrticalen demek zor bir zanaattır. Eğitimini alarak devam ettirdik. Ruh olarak ise çocuk yaştan beri atadan dededen gelen bir ruh, âşıklık. Âşıklığın okulu ve mektebi yoktur. Âşık anadan âşık doğar. Eğer ruhta bir şey varsa yapar. Ruhta yoksa âşıklığı sürdüremez. Âşık Sümmani bade içmiş, ben nasıl bade içerim diye şahsımda bir rüya âlemi ile tanıştı. Âşıklık rüyası ile ruhumuza bu ateş düştü.  Rüyamda Pirim Halil İbrahim’i zatı rüya âleminde gördüm. Türbesinin etrafında bir nur direklenerek yerden göğe, çayır çimen içinde karşıda da güzel bir hanım geziveriyor ve ben de ona bakıp türkü söylüyorum. Bu rüyadan sonra sanat iyice ateşlendi. Asla pes etmedim ve pes etmek ruhumuzda yok. Pes etmek teslimiyet demek ve yarıda kalırsın. Hiç pes etmedim. Gücümün yettiği kadar çalıştım. “ dedi