Azerbaycan´ın Nene Hatun´undan Mehmetçiğe Selam

Erzurum´da düzenlenen ?100´ümüz Bir Özümüz Bir? adlı programa katılan Azerbaycan Milli Meclisi Milletvekili Ganire Paşayeva, Zeytin Dalı Harekatı´nda görevli Mehmetçiklere selam gönderdi.

Tarih: 01.01.0001 00:00
Azerbaycan´ın Nene Hatun´undan  Mehmetçiğe Selam

 

Nesrin ÇETİNKAYA

Azerbaycan´ın Nene Hatun´u olarak da adlandırılan Azerbaycan Milli Meclisi Milletvekili Ganire Paşayeva, 100´ümüz Bir Özümüz Bir programına katılmak üzere Erzurum´a geldi. Cumhuriyet Caddesi´nde gerçekleştirilen kortej yürüyüşüne katılan Paşayeva, daha sonra İbrahim Erkal Kültür ve Sanat Merkezi´nde gerçekleşen programa katıldı. Yoğun ilgi gördüğü Programda yaptığı konuşmada Milli meselelerin önemine vurgu yapan Paşayeva, Erzurum için ?kale Şehir? vurgusunda bulundu.

Dadaşların yoğun ilgi gösterdiği Paşayeva´nın programda yaptığı konuşma şöyle:

Türk milletinin değerli evlatları sizleri görmekten çok memnunuz. Vatanımız Azerbaycan´dan, vatanımız Türkiye´mize ve güzel Erzurum´a selam ve sevgiler getirdik. Birbirimizden ayrı düştüğümüz yıllarda bir şarkıyı hepimiz hasretle sevgiyle okurduk. Derlerdi ki, Azerbaycan diyarından, Köroğlu´nun Nigar´ına,  Köroğlu destanından adı kahramanlık remzi gibi geçen güzel Erzurum´umuza selam ve sevgiler getirdik. Erzurum hepimiz için en önemli kalelerimizden biridir. Bütün tarihimize baktığımız zaman, danslarımızda,  folklarımızda ismi en çok geçen şehirlerden biri Erzurum´dur. Bu güzel vatanın, güzel vatan olmasın da Nene Hatun´ları unutmak olmaz. Onları sevgi saygı ve rahmetle anacağız. 

MİLLİ MARŞ UYARISI!

Burada bir şeyi söylemeden geçemeyeceğim, burada 100´mümüz Özümüz Bir yazıyor. Ben Belediye Başkanımdan rica edeceğim, inşallah önümüzde ki yıl da bu programı yapacak, 101´imiz Bir, Özümüz Bir. Ama o zaman bu milli marş müziklerimizi programa sokmayacağız. Her iki milli marşımızı beraber okuyamayan adamlarda buraya gelmeyecek. Çünkü diyoruz ki, bir millet, iki devlet. Demek ki bu marşların ikisi de bizim marşımızdır. O yüzden istiklal Marşımızı da, Azerbaycan Marşımızı da severek, yürekten okuyacağız. Çünkü bu marşlarımızın ikisi de mürekkeple değil, on binlerce şehidimizin kanıyla yazılmıştır.  Ne diyordu büyük Mehmet Akif Ersoy, ?Allah bu millete bir daha istiklal marşı yazdırmasın´. O yüzden marşlarımızı birlikte okuyacağız.  İki milletin beyinden ve kalpten geçmesi bu demektir. Eğer biz marşlarımızı sahiplenemeyeceksek, demek ki bu konuda ciddi düşünmemiz gerekir.

AFRİN VE KIZIL ELMA VURGUSU

Azerbaycan bütün Müslüman doğusunun ilk cumhuriyetidir. Batı´ya gittiğimde de her zaman gururla söylüyorum ki benim dedelerim ABD´den de bir yıl önce kadına seçme ve seçilme hakkı vermiş. Ben böyle bir devletin, böyle bir milletin evladıyım.  Birçok ülkelerden önce en önemli hakları insanlara vermiş, tüm atalarımız, şehitlerimiz.  Çanakkale´den istiklal mücadelesine, Azerbaycan´ın tekrar bağımsızlığını kazanması için, işgalci Ermenistan´ın işgali zamanı vatan topraklarımızın savunulmasında, vatanımızda rahat edebilmemiz için terörle mücadelede ve bugün Afrin´de yine millet ve vatan için hayatını feda eden tüm şehitlerimizin önünde baş eğerek gazilerimizi sevgi ve saygıyla anarak, nereye gidiyorsun diye sorduklarında ?Kızılelma´ya diyen tüm Mehmetçiklere selam olsun diyerek sözlerime başlamak isterim.

?ATALARIMIZI GENÇLERİMİZE İYİ ÖĞRETMELİYİZ?

Değeri kardeşlerimiz bu gibi toplantılar son derece önemli, özellikle gençlerimizin katılmaları çok mühim. Çünkü gençlerimize dedelerimizi, nenelerimizi, atalarımızı iyi öğreteceğiz. Azerbaycan ve Türkiye ayrımı yoktur. Atalarımızın düşünce ve kalplerinde sadece vatan vardı. O vatan Türkiye´ydi, Azerbaycan´dı, Kerkük´ten, Bayır Bucak´a, Kırım´dan Türkistan´a, Ahıska´dan, Kıbrıs´a kadar büyük bir vatan vardı. Önemli olan budur. Vatanın neresinde mücadele varsa millet oradaydı.  O yüzden çocuklarımıza, gençlerimize cumhuriyeti iyi anlatmak lazım. Cumhuriyet kurucularımızın çoğu kardeş Türkiye´mizde, bu vatan topraklarında yatmaktadır. Düşüncelerinde fark yoktu, vatan, vatandı. Buruda ki cumhuriyetin kurulmasında da rol oynadılar. Bunu iyi analiz etmek lazım. Çocuklarımıza Azerbaycan Cumhuriyeti için can veren Erzurumlu dedelerimizi anlatacağız, bunları öğreteceğiz. Diyeceğiz ki senin 100 yıl önce buradan giden atanın mezarı Azerbaycan´dadır. Erzurum´dan annesini, eşini, çocuklarını neden bırakıp gittiğini anlatacağız. Çünkü onları söz konusu vatansa gerisi teferruattır demişlerdi.

?BİR VE BERABER OLDUKÇA 7 DÜVEL GELSİN, ALT EDEMEZ?

Bakın Başkanım güzel bir anıt yaptırmış, o anıtta ki kahramanlardan biri yani Mürsel Bakü Erzurumludur. Mürsel Bakü Azerbaycan´da ki topraklarımızda verilen mücadele vardı ve Bakü oradan gelir. Yine Kazım Karabekir Paşa Ermeni işgallerinde mücadele verirken Nuri Paşa Bakü´ye, Derbent´e kadar gitmiş, Genceli Seyidof ise Erzurum´daydı. Biz çocuklarımıza bunları vereceğiz. Onlara iki şehitliği mutlaka göstereceğiz. Bunun biri Çanakkale Şehitliği, ikincisi ise Bakü´de ki Türk şehitliğimizdir. Çanakkale´ye gittiğinde onda ki vatan anlayışını görürsün. Bütün vatan coğrafyası, şehitlerimiz orada yatıyor çünkü. Söz konusu vatan is.e gerisi teferruattır diyenler orada yatıyor. Azerbaycan´a gittiğinde de Edirne´den Kars´a, Erzurum´dan Maraş´a, Kerkük´e kadar atalarımız, insanlarımız birlikte yatıyor. Bunlar bize tek şeyi gösterir. Biz ne zaman vatan anlayışını, vatan kavramının doğru kabul ettik, birlik ve beraberlik içinde olduk 7 düvelde karşımıza gelse, dünyanın en büyük güçleri de gelse başaramazlar. Çanakkale Zaferi´ni uzmanlar hala daha araştırmaktalar, nasıl kazanıldı diye. Ama bizler biliyoruz. O zaferi bizler bir olarak, birlik duygumuzla kazandık. Bakü´nün işgalden kurtuluşunu da aynı ruh, aynı düşünce ile kazandık.

?GÜÇLENMEMİZİ KİMSE İSTEMİYOR?

Bizim 100 yıl öncede düşmanlarımız bitmedi, bugünde düşmanlarımız bitmemiş ve 100 yıl sonrada bitmeyecek. Çünkü bu güzel, bu aziz yüce milletimiz tarihte kesintisiz imparatorluk ve devlet kurmuş, bu coğrafyanın da son imparatorluğunu kurmuş, onlar bunu unutmadılar. Bu coğrafyada bizim güçlenmemizi kimse istemiyor. Çünkü bu coğrafyaya kim hükmederse dünyayı o yönetir. Bizler bu coğrafyada birlik olup, güçlenip hakkımızı almamızı kimse istemiyor. O yüzdende bizim güçlenmememiz içinde ellerinden geleni yapıyorlar, yapmaya da devam edecekler.  

?DOSTUMUZ BİR DÜŞMANIMIZ BİR?

100 yıl önceye baktığımız zaman ermeni çeteleri,  Erzurum´da Rusların yanındaydı Hatay´da Gaziantep´te Fransızların yanında, başka bölgelerde sürekli başkalarının yanındaydılar.  Azerbaycan´a geldiğimizde yine aynı senaryo. Ve bizim on binlerce insanımız ki o güçlerin yanına geçerek, bizim o zor dönemimizde bizleri arkadan vurarak, insanlarımıza çok büyük acılar yaşattılar.

Bu noktada Erzurum´u da çok iyi biliyorum. Gazeteci olarak buruda bir belgesel çalışması yapmıştım. Erzurum´un köylerini gezdim, yaşlı dedeleri, nineleri konuşturmuştum. Azerbaycan´da yaptıkları da bir başkaydı. Sevgili kardeşlerim bizim dostumuzda bir, düşmanımız da bir bunu hepimizin bilmesi lazım. Birimizin düşmanı hepimizin düşmanı, birimizin dostu yine hepimizin dostudur. Bu bilinç ile yürüyeceğiz.  Bu vatan topraklarına göz dikenlerin bugün de farklı oyunlarla neler yapmak istediklerini çok iyi görüyoruz. Her zaman Yeni bir Çanakkale´den geçiyoruz sözünü çok açık bir şekilde belirtiyoruz. Gün bugündür, daha çok birlik olacağız, daha çok kenetleneceğiz.

?TÜRKİYE´NİN GÜCÜ BİZİM GÜCÜMÜZ, BİZİM GÜCÜMÜZ TÜRKİYE´NİN GÜCÜ?

Burada Türk dünyasının büyük evladı Gazi Mustafa Kemal´in, Azerbaycan´ın sevinci sevincimiz, kederi kederimiz sözleri vurgulandı. Milli liderimiz Haydar Aliyev´in Biz Bir Millet iki devletiz sözleri vurgulandı. Cumhurbaşkanımız İlham Aliyev´in Türkiye´nin gücü bizim gücümüz, bizim gücümüz Türkiye´nin gücüdür düşüncesi vurgulandı. Türkiye Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan´ın ortala koyduğu çalışmaları ve düşünceleri vurgulandı. Biz um bu birliğimizi daha da çok güçlendirmemiz,  he bizim, hem de bizim dışımızda zor durumda olan kardeşlerimizin ahvali için önemlidir. Çünkü onları bizden başka koruyacak hiç kimse yoktur. O yüzden güçlü olmak zorundayız.  Şunu açıkça söylüyorum, burayı Müslüman dünyasının kalesi olarak görüyorlar. Haçlı Seferlerinde de böyle gördüler, bugünde yine aynı şekilce görmekteler. Burası zayıflarsa Türk Dünyası bir tarafa, Müslüman dünyası da zayıflar düşüncesiyle Türkiye´mizin üzerinde oynanan oyunları çok net bir şekilde görmekteyiz. Dolayısıyla Biz kardeş Türkiye´mizin her zaman yanındayız. Bu canı da gerekirse bu vatanımız için feda etmeye bu an, bugün de hepimiz hazırız. Çünkü biz o dedelerin, o ninelerin torunlarıyız. Hepsi toparlanıp birden de üzerimize gelse, bir şey yapamazlar. Bizim o ruhumuz var, o bir uyanırsa Çanakkale´de ki gibi verdiğimiz dersin daha beterini de vermesini biliriz.

?AFRİN´E GİRDİK TERÖR ÖRGÜTLERİNİN ARKASINDAKİ GÜÇLERİ GÖRDÜK?

Şunu da ayrıca belirtmek istiyorum. Benim hocam derdi ki, bir olayın arkasında kimin olduğunu öğrenmek istiyorsanız üzerine gidin, o açığa çıkar.  Nasıl Afrin´e girdiniz, o terör örgütü PKK, PYD, YPG fark etmez, hepsi bir terör örgütünün parçalarıdır, arkasında duranları gördünüz. Hemen sesleri çıkmaya başladı. Biz çok iyi biliriz o işgalci zihniyetin arkasında duranları. Bizim kalelerimiz hepsi kilit olmanın bedelini ödedi. Bir olacağız ve güçleneceğiz. Ancak bu şekilde bize oyun oynayanların arkasında duranlara gereken cevabı verebiliriz. 100 yıl önce gereken cevabı vermiştik.

BÜYÜKŞEHİR´E TEŞEKKÜR

Son olarak Belediye Başkanımıza park ve anıt açılışından ötürü teşekkür ediyorum. Kendisiyle görüşerek, sohbet etmiştik. Vana millet düşüncesi bu kara derin olan bir Belediye Başkanımız ve kardeşimiz olduğu için de ayrıca onur duyuyorum. Tüm Eko Avrasya ailesine teşekkür ediyorum. Türkiye Dil ve Edebiyat derneğimizin Erzurum şubesine ve başkanımıza, büyükelçiliğimize ayrıca teşekkür ediyorum.  Programda emeği geçen herkese çok teşekkür ediyorum.

KARABAĞ PARKI TALEBİNİ YİNELEDİ

Başkanımıza bir şey söylemek istiyorum, söz ağızdan çıktı bir kere ya yapılacak, ya yapılacak. Görüşmüştük sizinle başımız gözümüz üstüne yapacağız dediniz. Kalemiz olan Erzurum´da bizim için yapılan her şey için teşekkür ederiz. Ama dedik ki, burada dosta düşmana mesaj olacak şekilde bir Karabağ Parkı olacak. Parkta Azerbaycan için canını veren Erzurumlu dedelerimizin isimleri yazılacak. Karabağ´ımızın geçmiştin bugüne büyük şahsiyetlerini levhalara yazacağız. Ortaya da bir anıt dikeceğiz ve bu dosta düşmana mesaj olacak. Diyecekler ki Erzurumlu insanımız ne kadar Erzurumlu ise o kadar da Karabağ´lıdır.