www.erzurumgunebakis.com/ İhsan Kumru 

Türkiye Sakatlar Derneği Erzurum Şube Başkanı Sadullah Efe, Erzurum merkez ve ilçelerinde hizmette olan camilerin yüzde 95 engellilerin erişimine uygun olmadığını söyledi.

Efe,”  Erişebilirlik sosyal hayata katılabilme açısından engelliler için son derece önemli bir konudur. Toplumsal yaşamın her alanında engellilerin de yer alması, tedavi eğitim ve rehabilitasyon hizmetlerinden faydalanması, üretime katılması, sosyal kültürel ve sportif faaliyetlere katılması mekânların ve ulaşım sistemlerinin erişilebilir ve kullanışlı olarak düzenlenmesi ile doğrudan ilgilidir. Bu nedenle fiziksel çevre ve ulaşım sistemleri; planlama ve tasarım aşamasından itibaren, engellilerin kullanım ve erişebilirlik gereksinimlerini karşılayabilecek biçimde düzenlenmelidir. 1,5 -2 yıldır il müftülüğümüz öncülüğünde on beş günde bir ayda gerçekleştirilen engelli camii buluşması kapsamında birçok camii buluşmasına gerek şahsım gerekse arkadaşlarım katılım sağlamaya çalıştık. Ancak 2 camii istisna diğer camilerimizin bir kısmında sadece rampa, tuvaletler uygun değil. Namaz kılacak yer yok. Anayasamızdaki din ve vicdan özgürlüğünün en önemli göstergesi ibadet yapma hakkının yerine getirilmesi için herkesin eşit bir şekilde yararlanma imkânın sunulması anlamına geldi ancak ibadet haklarını yeterince kullanamıyoruz.  Özellikle cuma ve bayram namazları gibi ibadet için özel anlamı olan cemaat namazlarına katılmak istiyoruz. Bu konuda Camilere ait WC ve abdest alma yerlerinin engelliler için uygun hale getirilmesini istiyoruz.  Erişebilirlik anlamında engelli kardeşlerimiz dini vecibelerini maalesef yerine getiremiyorlar. Bunun da başlıca sebebi camilerimizin erişime uygun olmamasıdır. Türkiye'nin dört bir yanında camilerimiz engellilerin ulaşabileceği nitelikte değil. Abdesthaneler, ibadethaneler, konferans salonları dolayısıyla biz engelliler olarak Allah'ın bize verdiği lütufla da daha çok ibadet eden, daha çok şükreder kullar olduğumuz için, Allah'ın mescitlerine en rahat şekilde ulaşmak isteriz.  Cami kapıları yüksel olduğu için kardeşlerimiz tekerlekli sandalyelerle camilere çıkamayıp ibadetten mahrum kalıyorlar. Diyanet ve bağlı müftülükler bu konuda yardımcı olması lazım.  Engelli kardeşlerimize engel çıkarmak değil, engelleri açmak için herkesle el ele vererek sıkıntıları aşmamız lazım. Toplum da ‘her bir insan engelli adayıdır’ bunu göz ardı etmemek lazım. Engelli kardeşlerimiz için hayatı yaşanılır bir hale getirmemiz gerekiyor diye düşünüyorum. Tekerlekli sandalye kullanan engelli bireylerden sandalye değiştirerek cami içinde hareketi sağlayacak bir manuel sandalyenin bulundurulması. Koltuk değneği veya destekle yürüyen bireyler için koltuk değneği bulundurulması, Sandalyeye bağımlı yer değiştirme şansı olmayan bireyler için yağmur ve soğuktan korumalı en az 2 tekerlekli sandalyeli bireyin kullanabileceği bir bağımsız alan oluşturulmasını istiyoruz. Bu sorunların giderilmesi sadece müftülüğün değil, belediyelerin, camii cemaati kısacası toplumun tamamının sahiplenilmesi ile çözülebilir.”