www.erzurumgunebakis.com / Muhammet YILMAZ

Doğal Taş ustası “Taşların Efendisi” Oğuzhan Türk ve atölye ekibi Erzurum’da bulunan Tetis Denizi’nden kalan fosilleri bulup halka tanıtıyor. 

Erzurum’da milyonlarca fosil tespitlerinin olduğunu söyleyen Taşların Efendisi Oğuzhan Türk, “Bunların hepsini bir müze haline getirmeyi projelendirdik” dedi. Bu madenlerin çok nadir kalıntılar olduğununu ifade eden Türk, “Bölgemizde çok eski, 200 milyon yıl öncesinden kalan fosiller var. Bunların hepsi ‘Tetis Okyanusu veya Denizi’ diye adlandırılan okyanusun fosilleridir. Burada gelen müşterilerimizin de bayağı ilgisini çekiyor. Özellikle öğrenciler, coğrafya öğretmenleri ve Erzurum’u tam olarak gezmemiş olan vatandaşlar için bu fosiller çok fazla merak uyandırıyor. Örneğin çıkardığımız fosiller içerisinde denizyıldızları, deniz salatalıkları adı verilen deniz canlıları, istiridyeler, deniz mercanlarından tutun ahtapot fosillerine kadar birçok kalıntı var. Kısacası milyonlarca yıl öncesinde adı geçen Tetis Okyanusu’nun içinde ne varsa hepsinin fosillerini Erzurum’da görebiliriz” dedi.

TETİS OKYANUSU/DENİZİ

Bazı coğrafyacı bilim adamları Tetis denizi için Tetis okyanusu da demektedirler. Bu denizin tam olarak 200 milyon yıl önce ortaya çıktığı biliniyor.

Tetis Denizi Nedir?

Tetis denizi bir eski okyanus olarak bilinir. Tetis denizinden sonra ortaya çıkan jeolojik hareketlenmeler sonucunda ortaya Akdeniz, Karadeniz ve Aral denizi ortaya çıkmıştır. Tetis denizi Lavrasya kıtaları arasında bulunan bir denizdi. Daha sonra bu deniz parçalanma sonucu yerini diğer denizlere bıraktı. Tetis denizinin son kapanma süreci de tam olarak 70 milyon öncesine kadar dayanıyor.

 “YAKLAŞIK 160 MİLYON YAŞINDA” 

Türkiye’de bulunan en yaşlı ağaç fosili Erzurum Doğal Taş Atölyesi’nde bulunuyor. Taşların Efendisi Oğuzhan Türk’ün açıklamalarına göre, İstanbul Cerrahpaşa Üniversitesi’nden gelen Prof. Dr. Ünal Akçelik, Erzurum’da arazide bir inceleme yaptı. Narman ilçesinde aldığı örneklerde 160 milyon yıllık fosil ağaçları keşfetti. 

Narman-Oltu-Şenkaya civarında daha uzun, 5-6 metre boyunda ağaç fosillerinin de bulunduğunu ifade eden Türk, “Bunların nakledilmesi, getirilmesi için bir uzman gerekir. Sonuçta bu fosiller çok değerlidirler ve 160 milyon yaşındadırlar. Bunların dışında daha önce haber konusu olan birçok fosilimiz var. Küçük balık fosilleri, gastropod adı verilen sürüngen fosilleri, mantar mercanları, petek mercanları, ahtapotlar vb. geniş çapta bir fosil portföyümüz var” şeklinde konuştu.  

 “Yönetimlerden de bizim için bir yer tahsis etmelerini istiyoruz”

Fosilleri müzeleştirerek, Erzurum’a turizm ve tanıtım açısından kazandırabileceklerini ifade eden Oğuzhan Türk, “Sadece bizim istediğimiz şey bize bir yerin gösterilmesi. Biz kendi imkânlarımızla bu müzeyi yapmaya da hazırız” dedi. Sözlerine “Bu isteğimiz, sadece Kültür ve Turizm İl Müdürlüğü’ne değil, yerel yönetimlerden de bizim için bir yer tahsis etmelerini istiyoruz” şeklinde devam eden Türk,  “Biz kimseden herhangi bir ödenek istemiyoruz. Sadece eğer bir yer olursa kendi imkânlarımızla bir müze kurmayı düşünüyoruz. Erzurum’umuzun tanıtımı açısından önemli rol oynayacağını düşünüyoruz. Çıkardığımız fosillerin tarihlendirilmesi konusunda da Rize ve İstanbul Üniversitelerinden destek alıyoruz” ifadelerini kullandı.

Şehir merkezine kıyasla daha kenarda bir atölyede işlerini yürütmelerinin nedenlerinden bahseden Oğuzhan Türk, “Çalıştığımız makineler biraz gürültülüdür. Mecburen müstakil bir yer bulmak zorundaydık” ifadeleriyle açıklamalarını sonlandırdı.