Sinan AYDIN

Erzurum Büyükşehir Belediyesinin destekleri ile kale içinde bulunan Kale Mescidi’nde başlatılan tamirat ve tadilat çalışmaları sona erdi. Işıl ışıl olan kale mescidinde rahatlıkla ibadet yapılabilecek. Kültür ve Turizm Müdürlüğü olarak yaptıkları çalışmaları yerinde değerlendiren İl Kültür ve Turizm Müdürü Cemal Almaz, konu ile ilgili açıklamalarda bulundu. iki yıl önce Büyükşehir Belediyesinin destekleri ile Kale Mescidi’nde başlattıkları tamirat, tadilat çalışmalarının da tamamlandığını ve tarihi mabedin içinde rahatlıkla ibadet yapılabilecek bir hale geldiğini bildirdi.

NAMAZ KILINACAK

Kale Mescidi için Müftülük’ten imam istediğini kaydeden İl Müdürü Almaz, Saat Kulesi’nde okunan ezanı ile birlikte ibadete hazır hale getirilen mabedde de namaz kılınacak olmasını önemli bir gelişme olarak yorumladı. Kale içinde uzun zamandan beri süren kazı çalışmalarında da sona gelindiğini kaydeden Kültür ve Turizm İl Müdürü Almaz, “Kazı çalışmaları hiç şüphesiz zaman alıyor. Müze Müdürlüğümüz koordinesinde yapılan kazı çalışmalarında toprağın altından odalar, fırın ve zindan olarak kullanıldığı tahmin edilen bölümler çıktı. Kale içinde gerekli düzenlemelere başlayacak, yürüme yolları yapacak, bir de seyir terası oluşturacağız. Çalışmalar tamamlandığında Erzurum Kalesi’nin, çok daha fazla yerli-yabancı turist çekeceğine inanıyorum” diye konuştu.

KALE MESCİDİ TARİHÇESİ

Kale Mescidi, Erzurum İçkale’de Saltuklular devrinde inşa edilen bir mescid. İç Kale içerisinde kalenin güney sur duvarlarına bitişik yerde bulunan mescit, 1132-1134 yılları arasında Saltuklu hükümdarı Abdul Muzafferuddin Gazi tarafından yapılmıştır. Dikdörtgen planlı mescidin iç düzenlemesi mihraba paralel iki sahındır. Girişte çapraz tonoz, mihrap önünde ise mukarnaslı kasnaklara oturan kubbe ile örtülüdür. Her iki örtünün doğu ve batısı beşik tonozlarla genişletilmiştir. Mihrabı, yarı dairesel planlı burcun içerisine yerleştirilmiş, yalın bir bezemeye sahiptir. Düzgün kesme taşla inşâ edilen mescidin kubbeli bölümü dıştan yüksek kasnaklı ve külâhlı bir örtüyle kapatılmıştır. 12.yüzyılın ilk yarısında Saltuklular tarafından yaptırılmıştır. Evliya Çelebi, seyahati sırsında (1610); bu mescitte cemaat bulunmadığını yazmaktadır.