Polat’tan Ülkemizde bulunan sığınmacı ve kaçaklara tepki

Zafer Partisi Genel Sekreteri Cezmi Polat ülkemize gelen sığınmacı ve kaçakların geri gönderilmemesine sert eleştiride bulundu.

Tarih: 04.11.2023 16:48
Polat’tan Ülkemizde bulunan sığınmacı ve kaçaklara tepki

www.erzurumgunebakis.com / Muhammet YILMAZ 

2011 yılında Suriye iç savaşının başlaması sonucunda savaştan kaçan sığınmacı ve kaçakların Türkiye’ye giriş yapmaya başlamaları ve bugüne kadarda ülkemizde varlıklarını sürdürüyor olmaları birçok tepkiye yol açarken, konuyla alakalı olarak Zafer Partisi Genel Sekreteri Cezmi Polat’ta düşüncelerini dile getirerek “Anadolu coğrafyası da bu kadar kaçak ve sığınmacıyı barındırmaz” söylemlerinde bulundu.

Polat, “Ülkemizde sadece Suriye’den gelen sığınmacı ve kaçakları değil Afrika’dan, Pakistan’dan ve Hindistan’dan gelen sığınmacı kaçaklar da mevcut. Bu bölgelerden gelen 13 milyon civarında kaçak ve sığınmacı var bu ülkemizde, ki daha önce devletin kendi verileriyle açıkladığı sayıyla da 17 milyon civarında kaçak ve sığınmacının var olduğuydu. Ülkemizin de o kadar kalabalık kaçak ve sığınmacıyı barındırması mümkün değildir”.

“Örtülü, sessiz istilacılar”

Sayın Genel Başkanımız Ümit Özdağ Bey, zafer partisi kurulmadan önce aşağı yukarı 10-11 yıldır bu meseleyi Türkiye’nin gündemine taşıyan kişidir. Genel başkanımız hem daha önceki misyonu gereği hem de siyasetçi olarak bunu otaya koydu. Dün birçok siyasi parti uluslararası hukuktan iç hukuktan bahsederek gönderemez, gönderemezsiniz, gidemezler diyorlardı ama geçtiğimiz seçimden önce bütün siyasi partiler bizde göndereceğiz, davul zurnayla göndereceğiz, kendi istekleriyle göndereceğiz diye konuşmalar yapmaya başladılar. 

“İnsanın aklına şu soru geliyor”

Zafer Partisi bunu dile getirdiği zaman iç hukuk ve uluslararası hukuk cevaz vermiyor diyenler Zafer Partisi’nin bu meseleyi Türkiye’nin gündemine getirmesinden sonra seçime doğru koru halinde biz de göndereceğiz, gönüllü göndereceğiz, davul zurnayla göndereceğiz demeye başladılar. O zaman uluslararası hukuk ve iç hukuk nasıl size cevaz veriyor? demek ki bu ülkedeki kaçak olarak gelenlerin karşılığı hukuken yakalandıklarında geldikleri yere geri göndermek çünkü kaçak girmiş ülkeye.

“Hukuk açık ve net”

Ülkede savaş bittiğinde bu sığınmacıların geri dönüşü esastır ve hukukta da bunun karşılığı budur. Fakat daha öncesine doğru gidersek Suriye sınırındaki ve İran sınırındaki mayınlar Sayın Abdullah Gül’ün Başbakan olduğu dönemde imzalanmış, meclisten geçirilmiş ve sayın Erdoğan’ın Başbakan olduğu günün ertesi günü resmî gazetede yayınlanarak yürürlüğe girmiştir. Sınırlarımızdaki mayınlar söküldükten sonra sürüler halinde ülkemize Afganistan’dan Suriye’den kaçak ve sığınmacı göçü başladı. Bu göçlerin sonunda iç çatışmaların çıktığı vakalar ve demografik yapıyı değiştirme durumu söz konusu oldu.  

“Anadolu coğrafyası da bu kadar kaçak ve sığınmacıyı barındırmaz”

Avrupa rahat etsin diye Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ni veya Türk vatanını sığınmacı kampı yapmaya hiç kimsenin hakkı yok. Mevcut ülkeyi yönetenlerin mantığında da bu yatıyor, ki yıllık kaçak ve sığınmacılar için bu ülkenin harcadığı para aşağı yukarı TİKA’nın harcamalarıyla beraber 15-16 milyar doları buluyor. Bugüne kadar kaçak ve sığınmacılara bu ülkenin harcadığı para 250 milyar dolar civarındadır ki bu rakam Türkiye Cumhuriyeti devletinin dış borcunun neredeyse yarısına yakındır. Ekonomik yönden sıkıntı içerisinde olan bir ülke, bu kadar kaçak ve sığınmacıyı barındıramaz.