VATANDAŞIN SABRINI SINIYORLAR

Ramazan ayında İftar saati öncesi ve sonrasında vatandaşların manevi duygularını istismar eden dilenciler, Ramazan ayı ile birlikte şehrin hemen her bölgesinde konuşlanmaya başladı.

Tarih: 20.03.2024 13:49
VATANDAŞIN SABRINI SINIYORLAR

www.erzurumgunebakis.com / İhsan KUMRU

Ramazan ayında İftar saati öncesi ve sonrasında vatandaşların manevi duygularını istismar eden dilenciler, Ramazan ayı ile birlikte şehrin hemen her bölgesinde konuşlanmaya başladı.  Sadaka almak için ısrar eden dilenciler, vatandaşları zor durumda bırakıyor.

Özellikle, bankaların bulunduğu yerlerde, kuyumcular önünde ve Cami önleri gibi yaya açısından en işlek caddeleri seçen dilenciler, öğle, ikindi, akşam ve yatsı namazlarında camilerin önünde de vatandaştan sadaka istiyor.

Her köşe başında insanın karşısına çıkan dilenciler, vatandaşın sabrını sınamaya devam ediyor. Gönül rahatlığı ile yürüyemediklerini belirten vatandaşlar; “Çarşı merkezinde özellikle alışveriş merkezlerinin girişlerinde, banka önlerinde ve kalabalık noktalarda dilenen kişiler “bir ekmek alır mısın?” “Yavrum aç yalvarırım yardım edin”, “Allah rızası için yardım edin” gibi söylemler ile toplumdan para talep ediyor. Dilenmek için gelen dilenciler özellikle yanlarına yaşları ufak çocukları alarak para topluyorlar. Geldiklerinde, "Allah Rızası İçin" diyerek ve "Çocuğuma mama parası, bez parası, yemek parası" diyerek bizleri istismar etmeye kalkışmaktalar. Ramazan ayında artık her adım başında bir dilenci görür hale geldik. Bu mübarek ayda daha fazla hayır işlenmek isteniyor. Bunu fırsat bilen dilenciler de cadde ve sokakları istila ederek kazanç elde etmeye çalışıyorlar. İnsanlarımızın manevi duygularını sömürerek kazanç elde eden bu kişilere fırsat verilmemeli. Gerçekten ihtiyacı olan insanlar dilencilik yapmıyor. Bunlar tamamen şebeke halinde çalışıyorlar.  Türk toplumunun yapısı bu değil. Bir elin verdiğini diğeri görmez düsturuyla hareket eden bir milletiz biz. Fakat bu dilenciler para vermiyoruz diye neredeyse arkamızdan beddua edecek. Kendi şehrimizde sokaklarda rahat yürüyemiyoruz. Her adımda farklı bir dilenci. Küçük çocukları da kullanıyorlar bebekleri de. En çok o günahsızlara üzülüyoruz.  Dilenenlerin çoğu gerçek fakir değiller. Çünkü fakir insan çok gururludur, insanlara el açıp dilenmez. Onların yüzünden insan gerçek fakirlere de yardım yapmıyor çünkü belli değil ki hangisi muhtaç hangisi muhtaç değil. Sadece yetkililerden tek isteğimiz dilencilere karşı daha ağır yaptırımlar uygulanmalarını istiyoruz.”