www.erzurumgunebakis.com/ İhsan Kumru 

Göreve başladığı ilk gündem bugüne kadar eğitim kurumlarında çalışarak öğrencilerin akademik, sosyal ve kişisel gelişimlerine katkıda bulunan Atatürk Üniversitesi Ziraat fakültesi dekanı Önder Çalmaşur Uluslararası boyutta planlanan yeni dersler hakkında bilgi verdi.

Amaçlarının, Ziraat Fakültesinden mezunun olan öğrencinin hangi bölümü bitirirse bitirsin diğer bölümlerle ilgili bilgiye sahip ve gerçek anlamda Ziraat Mühendisi olarak bir yerlere gelmesini sağlamak olduğunu ifade eden Atatürk Üniversitesi Ziraat fakültesi dekanı Önder Çalmaşur, fakülte kapsamındaki yenilenen eğitim sisteminden bahsetti. 

Çalmaşur, “Yaklaşık 27-28 senedir ben burada görev yapıyorum ve öğrenciliğimi de dâhil edersek 30 yılı geçiyor. Bu süreçte gözlemlediğimiz eksikleri gidermeye çalışırken beraberinde de alt yapının mutlaka yenilenmesi gerektiğini düşünüyorduk. Yani araştırma yapılacak laboratuvar çalışması yapacak hocalarımız veya öğrencilerimiz daha düzgün çalışılacak bir ortam gerekiyordu ve bizler bu ortamı sağlamak adına adımlar attık ki sağ olsun Rektör Bey’in de bu konuda çok büyük katkıları oldu maddi ve manevi olarak bunu inkâr edemeyiz. Alt yapıyı yenilerken, fakültede eğitim sistemini nasıl yenileriz dedik ve müfredatta baştan ayağa bir yenileme yaptık. Bu noktada da amacımız paydaşlarımızla yaptığımız toplantılarda yani çiftçilere, tarım kuruluşlarına ve özel müteşebbislere sorarak, ziraat fakültesinden mezun olan bir öğrenciden ne bekliyorsunuz? Dedik". 

Yeni eğitim sisteminde ders planlamaları 

“Şu anda hali hazırda fakültemizde on bölüm var içlerinden gıda mühendisliği sadece farklı diploma veriyor kalan 9 bölüm ise ziraat mühendisliği diploması veriyor ancak her bölüm kendi bölümüyle alakalı dersleri yoğunlaştırmış ve sanki farklı bir diploma veriyormuşuz gibi kendi bölümüyle ilgili bilgiler yüklemeye çalışılıyor. Bizler öğrenciyi mezun olduğunda ziraat mühendisi olarak mezun ediyoruz ve bu nokta da öğrenci hangi bölümü bitirirse bitirsin diğer bölümlerle ilgili bilgiye sahip olmak zorunda artı olarak bizlerde güncel konuları öğrenciye aktarmak zorundayız. Üniversitemiz araştırma Üniversitesi olduğu için dolayısıyla en büyük ayaklarından bir tanesi de birimlerin hem ulusal hem de uluslararası boyutta akredite olmasıdır. Bütün bunları dikkatte aldığımızda biz yeniden müfredat ve eğitim sisteminde yapılanmaya gitmek zorundayız dedik ve bu anlamda da öğrenci hangi bölüme gelirse gelsin diğer bölümlerle alakalı temel dersleri mutlak almaktadır dedik”.

Teknoloji çağına uyum 

“Bu durumun uluslararası boyutu var olup birleşmiş milletlerin hedefleri olduğu yeni dersler planladık. Örnek verecek olursak iklim değişikliği dersi, kalkınma sosyolojisi, sürdürülebilirlik dersi, beslenme ve sağlık dersi, akıllı tarım dersi, tarım inovasyon ve gelecek derslerini planlayarak bütün bölümlerin almasını sağladık. Teknolojinin gelişmesiyle birçok şey insan gücünden çıktı ve makine gücüne dönüştü. Şu an öyle bir dönemde yaşıyoruz ki traktöre bilgisayar konuluyor ve o bilgisayara arazinin planı aktarılarak şoförsüz traktörün tarlayı sürmesi sağlanıyor. Yine birçok ülkede traktörün pulluğuna sensör konularak tarlayı işleme zamanında o sensör gübre analizleri ve nem analizleri yaparak traktördeki bilgisayara bunları aktarıyor. Aktarılan bilgiler doğrultusunda kordinat sistemine göre neyin eksikliği, neyin fazlalığı var? Bunlar tespit edilebiliyor. Bakıldığında yine dronlarla ilaçlama, dronlarla gübre atma gibi uygulamalar var ama biz bunu derslerde anlatmıyorduk dolayısıyla bunları da planladık”.

Türkiye’de bir İlk

“Örneği Türkiye’de olmayan bu uygulama bir tek bizde kullanılıyor. Bunu da açıklayacak olursak iklim değişikliği dersini ele alalım, öncelikle iklim değişikliği dersinde konular da ne anlatılabilir? Hangi hoca bu dersi anlatabilir? Düşüncesiyle planladık ve alanında uzman hocalar getirerek ilgili uzmanın ilgili dersi anlatmasını sağladık. Alt yapıyı yaptık, laboratuvarlarımızı Avrupa standartlarına getirdik ama yetiştirdiğimiz öğrenciyi de o standarda göre yetiştirmek zorundaydık ve bunun üzerine çalışmalar gerçekleştirdik. Beraberinde biz öğrenciyi uygulamaya nasıl sokabiliriz? sorusu üzerine yoğunlaştık ve bununla ilgili bir slogan oluşturup o hedef üzerinden ilerledik. Sloganımız “traktör kullanmayan, arazide toprağa elini vurmayan, ahıra girmeyen ziraat mühendisi mezun etmek istemiyoruz”. Şeklinde olup temel amacımızı bu yönde oluşturduk. Beraberinde biz sadeleşmeye gitmek zorunda kaldık. Yani bölümlerde anabilim dalları vardı ve bunların lisans seviyesinde hiçbir işlevselliği olmadığı için bunları sadeleştirerek öğrencinin sırtına yüklenen dersleri fakülte kapsamında kırmak adına öğrenciye ne lazım? Hangi bölümden hangi dersler öğrenciye daha faydalı olur? Sorularının tartışmasını verdik”. 

“Öğrencilerin proje geliştirmeli adına proje dersi verilmesi istendi ve bunun üzerine düşünerek öğrencinin proje yapmayı öğrenmelerini sağlamak adına ders planladık”.