Ayhan YİĞİT


ELVEDA ERZURUM

Ailevi nedenlerle bir süre Erzurum’ dan ayrılıyorum.


Bu ayrılış fiziki ayrılış, yoksa kalbim, gönlüm , aklım ve bütün duygularım hep Erzurum’da…

Az değil, 70 yıl: Çocukluk yılları, ilk, orta, lise (yatılı dönem) öğrencilik dönemleri; hekimlik, yöneticilik ve özel sektör…

Her dönemin kendine has özellikleri; acı tatlı yönleri ve  unutulmaz anıları var!

Aile, akraba, iş arkadaşları, ev komşuları, partili arkadaşlar , kahve benzeri yer sakinleri…

Her ortamın ve her kişinin ayrı özelliği ve ayrı anıları / hikayeleri var!

Kültürler, davranışlar, sohbetler .şakalar ve anılar çoğunlukla paralel gidiyor. Buda diyaloğu kolaylaştırıyor, ortak noktalar bulunuyor, huşu içinde vakit geçiyor, sohbetler uzuyor…

Bazen siyası ve idari yöndeki fikirler farklı olup tartışmalara gidip, biri birini iknaa çalışıyorsun; birlikte olmanın en zor yönü burada saklı…

Aynı ortamda/ coğrafyada kalma, yetişme; havayı suyu toprağı paylaşma, duygu ve düşünceleri de yaklaştırıyor, güven veriyor, paralell eştiriyor veya birleştiriyor her halde…

İnsanların ruhi dünyası rahat olunca, fiziki yapısı da sağlam olur ve yıpranmaz! İnsanların ve insanlığın hedefi de bu olmalı…İlahi emirlerde bunu diyor!

GURBET diye bir acı gerçek var ya; bende sanki onu yaşıyorum!

Aile efradı ,arkadaşlar gözümün önünde, hatta kalbimde diyebilirim!

Evim, sitemiz, ofisimiz, yollar caddeler, aziz palandöken dağı ve ABDURAHMAN GAZI Türbesi, karı buzu tipisi, şehrin caddeleri, köyümün yolları ve doğup çocukluğumun geçtiği ev… hep aklımda, sanki hep beni çağırıyorlar…

İnsanların görünen bir fiziki/et kemik, birde görünmeyip hissedilen ruhi yapısı vardır ya; işte o ruhi yapısı alıştığı, terbiye edildiği, geliştiği yerleri ve toplumu unutamıyor ve ömür boyu beyinde kalıyor.

Bu yaradılış özelliği; bunu değiştirmeye kimsenin gücü çatmaz…Bundan muztarip da değilim. Belki mutlu ve umutlu yaşamanın bir değeri veya sebebi…

İnşallah belli zaman sonra, yaşadığım ve hizmet verdiğim ERZURUM’a döner, o sevdiğim insanlara  ve eşsiz tabiata kavuşup , doya doya hasbihale ve tema şaye başlarım!

 Bu arada birçok eşe dosta ve arkadaşa ALLAHA İSMARLADIK  diyemedim; bu satırla diyor ve özür diliyorum…

Çalıştığım ve diyaloğum olan herkese, varsa hakkımı helal ediyorum ; onlarında  helal etmelerini istiyorum…

Hoşça kalın, aşınızı yaptırın, hasta olmayın; salgının önlenmesine yardımcı olun…   Dr.Ayhan Yiğit