Abdurrahman ZEYNAL


EĞİTİM YİNE EĞİTİM


Doğumla başlayan ve ölümle sonlanan bir eylem, düşünme ve yaşama tarzı.

Öğrenme çağdaş dünyada örgün ve yaygın eğitim olarak ikiye ayrılır.

Örgün eğitimin temeli okul, öğretmen, öğrenci ve kara tahta, beyaz tebeşirdir.

Örgün eğitimin temeli disiplindir. Disiplin öğrencilerin, okulun ve öğretmenlerin davranış biçimlerini şekillendirir.

Okula sahip olmak devletlerin öncelikle hedefidir.

Okulda verilecek eğitimin iki amacı vardır.

Devletin ve milletin birliği, tasada, kıvançta bir ve bütün olmaktır.

Okulun ikinci amacı çocukları bugüne değil 30-40 yıl sonrasına hazırlayabilmektir.

Devletin eğitim politikaları bu ana yapıya göre şekillenmeli ve yönetilmelidir.

Ne yazık ki 28 Şubat süreciyle başlayan eğitimin yaz-boz tahtası haline getirilmesiyle devam eden 22 yıllık süreç ne yazık ki ciddi problemler doğurdu. Doğurmaya da devam etmektedir.

5+3 ile başlayan, 4+4+4 ile devam eden ders kitapları ve içerikleriyle süren süreç ne yazık ki sorumsuz bir neslin yetişmesine sebep oldu.

Sınıf geçme sistemi üzerindeki değişikler çocuklar dört işlem yapamaz hale getirdi.

Kılık kıyafet yönetmeliklerinde ki değişmeler okulları ve öğrencileri bir birine karıştırdı.

Sonuçta gelinen nokta hiçte iç açıcı değildi.

Şimdi Milli Eğitim Bakanı çıkmış sınıfta kalmayı geri getireceğiz demekte....!

Aslında yıllardır üzerinde oyun oynanan eğitim sistemimiz fabrika ayarlarına top yekun getirilmediği müddetçe sonucun değişmeyeceğini söyleyebilirim.

Çözüm öğretmen okulları, Eğitim Enstitüleri ve Yüksek öğretmen okullarının açılması, öğretmenlerin buradan yetiştirilmesine bağlı olacağını ifade edebilirim.

Sınıf geçme, disiplin yönetmenliği ve özel öğretimin yeniden düzenlemesinin göz ardı edilmemesi gerektiğine inanmaktayım.

Yoksa daha çok nesilleri kaybedebiliriz.