İsfahan, Şiraz, Tebriz, Gence, Tiflis, Kars, Van, Erzurum, Erzincan, Sivas ve Kayseri'de alevler içinde biter hikaye....
Kerem Can arkadaşı, yol arkadaşı Sofu ile o şehir senin bu şehir benim der yollara düşerler. Kerem Hak aşığıdır. Bade içmiştir. Sazı da sözü de ona uygundur. Onun için kimle konuşsa canlı cansız Kerem'e cevap verirler. İşte böyle bir olayda "Kuru Kafaya" rastlayınca meydan gelir.
Kerem ile Sofu Erzurum'dan Erzincan'a doğru giderken yolun kenarında suların aşındırmasıyla bir "Kuru Kafa" ortaya çıkmıştır. Kerem bunu görünce sazını taşıyan can arkadaşı Sofuya şu sazımı ver Kuru Kafaya bir şeyler söyleyeyim der.
Kerem sazı eline alır görelim ne der?
Bir sual sorayım haber ver bana
Sende bu dünyada var mıydın kafa?
Kaç zamandan beri burda yatarsın
Bu dünyada ölmem der miydin kafa?
Kafa aniden cevap verir;
Dinle şimdi başa gelen halleri
Bir zaman dünyada bende var idim
Hem de bir han ülkesinin başıydım
Cümle yoksullara aşikâr idim.
Aldı Kerem:
Bakmaz mısın anlındaki yazıya
Toprak dolmuş kulağına ağzına
Hiç uydun mu kör şeytanın sözüne
Helâl diye haram yer miydin kafa?
Aldı Kafa:
Bilmez idim ben malımın hesabın
Bilmez idim hiç ahiret azabın
Vadesinde içtim ecel şarabın
Ölmeseydim kör şeytana uyardım.
Aldı Kerem:
Kafa şu dünyada acep mert miydin
Koyun muydun, kuzu muydun, kurt muydun
Yedirmez içirmez bir nıhıs mıydın?
Yoksa aksakallı pir miydin kafa?
Aldı Kafa:
Ata biner, yay tutar, ok da atardım
Lokman gibi hastalara yeterdim
Güzellerin gözlerinde tüterdim
Öldüğümde yaşlı bir halde idim.
Atışma bitmiş, Sofu bir çukur eşmiş, Kuru Kafayı toprağa gömmüş ve göz yaşlarıyla tekrar Aslının peşine düşmüşlerdi.
3/12/2021 ERZURUM