Ahfeş, her şeyi bildiğini iddia eden bir kibir abidesiyidi... Her anlattığı palavraya gülüp geçen ve bir daha ağzını açtığında yanından uzaklaşanlara inat kendine bir keçi satın alıp onu eğitti...
Her uydurduğu palavradan sonra:
“Di mi keçi?” diye sorarken içinde arpa olan avucunu açıp keçiye uzatıyordu. Keçi, avucundaki arpaları yiyeceği zaman Ahfeş avucunu kapadığında, keçi kafasını sallıyor, Ahfeş de avucunu açıp, keçinin yemesine izin veriyordu...
Keçi de her, “Di mi keçi?” sorusundan sonra kafasını salladığında bir avuç arpa geleceğini bildiği için Ahfeş’in bütün garip kuramlarını kafasını sallayarak doğruluyordu.
İşte bu nedenle halkımız, cahil birinden istifade etmek için attığı palavraları kafa sallayarak onaylayanlara: “Ahfeş’in keçisi gibi” der.
Ahfeş’in normal hayatta, sıradan bir insan olmasının zararı sadece kendisinedir...
Ama...
Ahfeşler bir şehri ya da ülkeyi yönetirlerse bu durum hem o şehir için felâket olur hem de o ülke için...
Seçimler yaklaşıyor Ahfeşler ortalıkta toz atmaya başladı.
Kalın sağlıcakla...