Hikaye malumunuz..
Size söyleyeceklerim var diye başladı hoca;
Yanlız şerrinizden korkarım..
Cemaat homurdandı..
-Madem şerrimizden korkarsın söyleme o vakit..
-Şerrinizden korksam da söyleyeceğim
-Zira Allahtan korkarım..
-Allah korkum sizin şerrinizin üstünde…
Nihayet;
Şerrinizden korksamda , size diyeceklerim var;
Şehir adına, Şehrin insanı adına, yok ettiğiniz, aşağıladığınız şehrin kültürü adına,
şehrin yarınları adına; size diyeceklerim var..
Bilmem kaç yıldır yönettiğiniz şehir, iktidar olduğunuz günün elli yıl gerisinde..
Nufüsu, vekil sayısı ülke kaynaklarından aldığı pay, kalkınma önceliğindeki konumu yapılan yatırım miktarı, siyasi temsil yeteneği..
…..Ve itibarı..
Yapabileceğiniz her kötülüğü elinize geçirdiğiniz her imkanı kullanarak yaptınız.
Şehrin her kurumunu siyasetin esiri haline getirdiniz, parti mensuplarınızın arpalığı haline gelen kurumlar gerçek işlevlerin , ödevlerini vatandaşa karşı sorumluluklarını unuttular..
Hatta hiç hicap duymadan şehrin gurur kaynağı üniversitesini dahi ilçe başkanlarınızın arpalığı haline getirmekten utanmadınız…
Hısım akraba kampı haline dönüştürdünüz…
Hakkınızda çıkan onlarca yolsuzluk idiasına tenezzül edip cevap dahi vermediniz..
Nihayetinde
Şehrin ülke gündemine yansıyan yüzü;
Muhalefet Partisi ilbaşkanına hakaret eden Belediye başkanı,
çocuklara tecavüz edilen diyanete bağlı kurum,
Parti çalışanını taciz eden İlbaşkanı,
Miting yapmak için ile gelmiş misafirini taşlayan siyasi fanatizm…