www.erzurumgunebakis.com / Dilan ÇOŞKUN
Havaların ısınmasıyla birlikte doğa canlanıyor, ancak bu geçiş süreci birçok kişi için zannedildiği kadar enerji dolu geçmiyor. Tam tersine, bahar aylarında yaygın olarak görülen bir durum olan bahar yorgunluğu, bireylerin günlük yaşam kalitesini önemli ölçüde etkileyebiliyor. Halsizlik, uyku düzeninde bozulma, sürekli bir yorgunluk hissi ve konsantrasyon güçlüğü gibi belirtilerle kendini gösteren bu durum, hem bedensel hem de ruhsal etkiler taşıyor.
Uzmanlara göre bahar aylarında gün ışığının süresinin artması, sıcaklıkların ani değişimi ve doğanın hızlı dönüşümü, insan vücudu üzerinde çeşitli streslere yol açabiliyor. Bu dönemde hormon dengesi değişiyor, serotonin ve melatonin gibi ruh haliyle ilişkili hormonlar yeniden yapılanıyor. Bu da kişinin kendini kaygılı ya da depresif hissetmesine neden olabiliyor. Bazı bireylerde iştahın tamamen kapanması ya da tam tersine aşırı yemek yeme ihtiyacı oluşurken, kas ve eklem ağrıları gibi fiziksel rahatsızlıklar da sıkça görülüyor.
Bu yorgunluk hali genellikle geçici olsa da, kişinin yaşam kalitesini düşürmesi nedeniyle ciddiye alınması gerekiyor. Uzmanlar, bu süreci daha rahat atlatmak için düzenli beslenme, yeterli su tüketimi, açık havada yürüyüş gibi fiziksel aktiviteler ve uyku düzeninin korunmasını öneriyor. Ayrıca stres seviyesini düşürecek hobilere yönelmek, doğayla iç içe vakit geçirmek ve dijital ekranlardan uzak kalmak da bu dönemde ruhsal dengeyi destekleyici etkiler yaratıyor.
Baharın getirdiği canlılıktan tam anlamıyla faydalanmak isteyenlerin, bedenlerini dinlemeleri ve ihtiyaç duydukları özeni göstermeleri büyük önem taşıyor. Ancak belirtiler uzun süre devam ederse, bir uzmana danışmak da göz ardı edilmemeli.