Orhan BOZKURT


DARMADAĞIN OLDUK

.


Felaketin sayısı gün geçtikçe artıyor. Yıkılan on binlerce bina enkazından binlerce vatandaşımız çıkarıldı. Vefat eden insanlarımızın sayısı da her geçen saatte artış gösteriyor ve bizler orada olsak da olmasak da ciğerlerimizin yangınını az çok gösteriyoruz. Türkiye tek yürek, tek bilek bir çatı altında toplandı. Her şey depremzedeler için! Öyle büyük bir felaket ki, anlatmaya tarif yetmiyor, kelimeler kifayetsiz kalıyor.  Çok zor bir dönemden geçiyoruz. Mucizeler de yaşanıyor! Depremden onlarca saat sonra 3 gün, 4 gün hatta 5 gün sonra bile sağ salim çıkan kardeşlerimiz var. Bunların hepsi mucize arkadaşlar. Normal şartlarda uzmanlar bir insanın maksimum 3 gün susuz yaşayabileceğini aktarıyor. Ama bu mucizeleri görünce gerçekten çok mutlu hissediyoruz.  3 aylık hatta 20 ya da 30 günlük bebeklerin karatılmalarına şahit olduk, kurtarıldığını ekranları başında milyonlarımız seyretti. Çok şükür diyoruz bu olan mucizelere…

Birde sorumsuz, vicdansız, insan canını hiçe sayıp da cebini düşünen müteahhitler, inşaat mühendisleri ve inşa esnasında parmakları olan kanı beş para etmez şahıslar var! Bunların hepsinin adalet önünde hesap vermelerini de dört gözle bekliyoruz. Bu nasıl insanlıktır arkadaş! Bir insanın canı nasıl bu kadar önemsizleştirilir. Sizler nasıl insanlarsınız? Tabi size insan da denmez! 

Adam kalkıyor, 20-30 yıl çalışıp kıt, kanaat dişinden ve tırnağından biriktirdiği parayla ev alıyor ama aldığı evi yapan alçak mahluklar, ceplerini doldurabilmek için malzemeden çalkıyor, sağdan çalıyor, soldan çalıyor! Garibim nerden bilsin? Yıllarca çalışıp zor şartlarda biriktirdiği parayla ev aldı diye seviniyor. Sonra gelen bir sarsıntıda yıllarca emek verip, çalışıp, kazandığı evi tepesine yıkılıyor! Belki de altında can veriyor! Diğer taraftan, zalim müteahhitler de servetlerine servet katıyor. Olmaz olsun öyle para! Hepinizin hesap verdiğini ve en ağır cezaları gördüğümüz günlerin tez zamanda gelmesi dileğiyle, sağlıklı kalın…