- Sevgi neydi?
- Sevgi iyilikti, dostluktu. Sevgi emekti!
Türkan ablanın sözlerini duyar gibi oldum. Bakın fon müziğine Cahit Berkay´ ın muhteşem eseri çalıyor yine? bugün 14 Şubat Sevgililer günü, gününüz kutlu olsun.
İnsanları öldürmek için birçok silah ve teknolojik alet olmasına rağmen insanları sevmeğe yarayan bir icat yok. Kitleleri imha etmek için değil kitleleri sevdirmek, birbirine bağlamak için henüz bir silah, ki bu aletin ismi silah olamazdı. Üretilmedi. O dünyanın en etkili silahı biz insanların içine gizlendi. Bu silah Türkan ablanın da dediği gibi iyilik, dostluk ve emekti? bu etkili silahların olduğu yerde sevgi zaten oluşacaktır. Bu silahın ?etkili menzil? kavramı olmamakla beraber doğu-batı, kuzey-güney bir coğrafyayı etkisi altına alabilecek kadar kapsama alanı geniştir.
Bu güzel günde sevginin ne olduğunu anlatmak değil niyetim. Sadece bu özel günler, biriktirilen sevginin sunum günü oluşundan rahatsızım.
- Hadi bakalım beni sevdiğini söylemiştin. Neler hazırladın benim için bugün?
***
Seven sevdiğini göstermek, sevilense sevildiğini bilmek ister. Bu en az iki kişinin karşılıklı duygularının çarpışması sonucu sağanak sağanak yağan duygunun adıdır. Bunun oluşması için mevsime veya zaman kavramı ile sınırlanmasına gerek yok. Duygularımızın sınırlarını belirlemek onu azaltmaktan öteye gitmez. Bir şeyi çok sevmeniz onu daha çok hak ettiğiniz anlamına da gelmez. Karşılıksız pazarlıksız sevmek sınırları aşan en güzel ifade biçimidir. Masumiyeti, samimiyeti de burada gizlidir. 14 Şubat´ı da ?Sevgililer? için sınırlamak bir sevgi katliamıdır. Böyle bir günün oluşturulmasının iktisadi bir anlam ifade etse de bugünü ben ?sevgi günü? olarak adlandırılmasının daha doğru olduğunu düşünüyorum.
***
?Sevmenin pek az çeşidi vardır gönül raflarında. Birini ya da bir şeyi seversiniz ya da çok seversiniz. Ama iş sevememeye gelince sonsuz seçenek vardır önünüzde. İster sinir olursunuz, gıcık olursunuz, iğrenirsiniz, tiksinirsiniz, hatta sık sık nefret edersiniz. Ne yazık... ne yazık insan sevmeme çeşitlerine harcıyor mesaisinin çoğunu. Oysa sevin dedi tanrı, adı sevgili olanlar bile karşılık istiyor kalbinin atış hızına. Ben seni seviyorum ama dur bakalım sen de beni benim seni sevdiğim kadar seviyor musun? oysa sevin dedi tanrı. Önce sizi sevmeyenlerden başlayın işe, karşılık istemeden pazarlıksız sevin sizi seveni de sevmeyeni de. Oysa sevin dedi tanrı. Önce sizi sevmeyenlerden başlayın işe, karşılık istemeden pazarlıksız sevin sizi seveni de sevmeyeni de.? Yılmaz Erdoğan Bana bir Şeyhler oluyor adlı eserinden.
***
? birçok sevgi çeşidinin arasında senin sevgin yoktu. Bilmiyordum daha bu sonsuzluk arasında seni sevmenin nasıl bir şey olduğunu ya da senin tarafından sevilmenin? Henüz karnıma ağrılar girmemiş senli hayaller kurmanın ne demek olduğunu bilmiyordum. Bu kadar çok sevilmesi gerekenler arasında sana ne zaman sıra geleceğinden habersiz yaşıyordum.
Baharın habercisi olan nisan ayında tanıdım seni, mayıs ayında gözlerin bir tohum ekti yüreğime. Gülüşünle besledim onu, filizlendi sevgimiz. Sen bana baharla birlikte geldin. Sarı ve yüzü güneşe dönük bir papatya gibi? O kadar kalabalık sevginin arasında senin sevgin çok faklı gelmişti. Tanımlaması zor, diğerleri gibi ama daha seçkin daha yerinde onlardan fazla, eksiksiz ama yetmeyen, insanın kendisini sevmesi gibi ama sanki değil?
Şimdilerde şarkılar daha anlamlı, hayat daha katlanılır, mevsimler daha bir güzel.
Hoş geldin gönlüme, hoş geldin yüreğime sevgilim?
Şimdi yüreğimde bir bahar esintisi var. Sen varsın. Senli hayaller kurmanın ne demek olduğunu şimdi biliyorum. Yaşam denen bu yolda mevsimleri seninle karşılamak istiyorum. Bunca yıl neden beklediğimin cevabısın sen?
Asıl sevginin emek olduğunu bilerek ve her gün Allah´a şükrederek seviyorum seni?
Bak şimdi Kutsi ve Zara ?Aşıklar Şehri? çalıyor fonda?
Bu hayatı benimle paylaşır mısın? Benimle bir ömür yaşlanır mısın? Benimle evlenir misin?
Ben bu sevgililer günü teklifimin cevabını beklerden siz değerli okurlarıma sevgi dolu bir hafta diliyorum. Sevgiyle kalın?
